11 Aralık 2010 Cumartesi

Vali Muşmal, “Yeni Ergeneler yaratmamalıyız”



Trakya Kalkınma Kurulu 2. Olağan Toplantısı Kırklareli’de gerçekleştirildi. 09 Aralık Perşembe günü(dün) saat 10:00’da Kırklareli Ticaret Borsası Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen toplantı, saygı duruşu ve İstiklal Marşımız’ın okunması ile başladı. Trakya Kalkınma Ajansı’nın faaliyetlerini görüşmek, değerlendirmek ve yönetim kuruluna tavsiyelerde bulunmak üzere toplanan Kalkınma Kurulu, toplantı gündemi doğrultusunda 10.00-17.30 saatleri arasında yoğun bir çalışma gerçekleştirdi. Toplantının açılış konuşmasını yapan Çorlu Ticaret ve Sanayi Odası ve Kalkınma Kurulu Başkanı Özlem Yemişçi, tüm Trakya genelinde yapılan çalışmaların kalkınma kurulunda netlik kazanacağını söyledi. Trakya Kalkınma Ajansı’nın ise bölgenin geleceğini iyi ve önemli projeler destek vererek değiştireceğini ile getiren Yemişçi, sürekli olarak açık tutulacak diyalog ile bölgede sinerji yaratabilineceğini ifade etti. Kurul Başkanı Özlem Yemişçi’nin konuşması için davet edilen Kırklareli Valisi Muammer Muşmal ise toplantıya geç katılım olduğunu ve bu sebeple yarım saat geç kalındığını belirtti. Kırklareli’den önce görev yaptığı yerlerde toplantılara geç gelenleri içeri almadığını kaydeden Muşmal, ayrıca çevreye duyarlı bir toplum olmamamız gerektiğini ifade etti. Trakya’nın bir çok bakımdan Avrupa’ya benzediğini fakat çevre bilinci bakımından yanından bile geçmediğine dikkat çekti. Bunun yanı sıra Kırklareli’nin doğal güzelliklerinin sayılmakla bitmeyeceğini söyleyen Muşmal, Kırklareli’de ormanların Türkiye’nin hiç bir yerinde olmadığının da altını çizdi. 
“Türkiye’nin en yaşlı 6 ili arasında Edirne ve Kırklareli mevcut”
Vali Muşmal yaptığı konuşmasında şunları kaydetti, ”Benim her zaman savunduğum bir felsefem var. Diyorum ki; Bir İl’i o ilde  yaşayanlar kalkındırır. Trakya’da 1.5 milyon insan yaşıyor. Bu 1.5 milyon insanın geleceğini, yaşayacağı bölgeyi yine o bölgede 1.5 milyon insanın yaşadığı insanlar, bölgenin önderleri, liderleri, yerel yöneticiler, sivil toplum örgütleri, tüm dinamik unsurlar harekete geçirilerek o bölgenin kalkınması sağlanmalıdır. Ama baktığımız zaman bölgemizin nüfusu yaşlanmış. Bunu ikinci bir anektod olarak sizlere sunmak istiyorum. Türkiye’nin en yaşlı 6 ili arasında Edirne ve Kırklareli mevcut. Tekirdağ biraz kurtarıyor. Sanıyorum ki bu da göç almasından kaynaklanıyor. Çorlu ve Çerkezköy’den dolayı ülkemizin değişik yerlerinden göç aldığı için Tekirdağ’ın yaşlılık oranı 31.2 Edirne’nin yaşlılık oranı 36 Kırklareli’nin yaşlılık oranı 35.5 Türkiye’nin en yaşlı ili de Çanakkale. ”
Yaş ortalamasının yüksek olması nedeniyle Trakya’nın genç nüfusa ihtiyaç duyabileceğini belirteb vali Muşmal, ”Hani hep söylüyoruz; Avrupa ülkeleri yaşlandı. Afrika’dan Asya’dan ve diğer çeşitli kıta ve ülkelerden işçi talep ediyor. Sanırım Trakya’daki illerimiz de belki ilana çıkarak genç nüfus talep edebilirler. Kalkınma ajanslarının bölgenin kalkınmasında son derece önemli yeri var. Kalkınma ajansının görevi; kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, sivil toplum örgütleri, özel sektör, toplumun diğer öğeleri aralarında iş birliğini sağlayarak, onların bilgi birikimlerinden, onların deneyimlerinden faydalanarak bölgenin kalkınmasını sağlamak. Bunun içerisinde bir de kalkınma kurulu oluşturulmuş. Ortalama 3 ilden 100 kişinin katılımı ile oluşturulan kalkınma kurulu yılda iki defa toplanıyor ve bu toplantılarda kalkınma ajansının çalışmalarına yön vermek onlara ışık tutmak, aynı şekilde kalkınma kurulunun çalışmalarına ufuk sağlamak amacıyla, buraya katılan arkadaşların ilgili tecrübelerini, deneyimlerini, bilgilerini, görgülerini, yaptıkları çalışmalarına bize ışık tutacak. Aynı zamanda bu kalkınma ajansının sağladığı Trakya Bölge Planı eğer kalkınma kurulunun düşünceleri, çalışmaları ve deneyimleri ne kadar çok kalkınma planına yansırsa kalkınma ajansının yaptığı bölge planı o kadar başarılı olur diye düşünüyorum. Çünkü herşey birbirine bağlantılı olarak devam ediyor. Artık tek bir birimin, tek bir insanın, tek bir kurumun bölgenin tamamını kucaklayarak kalkınması mümkün değildir. Zaten artık modern dünyada böyle bir şey de yok. O toplumun dinamikleri hepsi harekete geçerek, tek bir noktaya hedeflenerek o bölgenin kalkınmasını sağlamak lazım. Bunu sağlarken de Trakya bölgesinin tarihini, turizmini, çevresini koruyarak hatta geliştirerek mevcut kayıpları da önleyerek -azaltarak- kalkındırmamız gerekiyor. Her gittiğimiz toplantılarda söylenen, “Ergene Deresi elden çıktı.” Bana geçen gün kendi ilimdeki toplantıda bir sivil toplum örgütünün başkanı, “Sayın valim ben Şeytan Deresi’ni geri istiyorum” dedi. Önemli bir kalem. Yani Şeytan Deresi bildiğim kadarıyla Ergene ile birleşen bir dere. Bunun gibi onlarca derenin birleşerek meydana getirdiği Ergene Ovası Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli’nin ortasından geçen ama etrafa sağlıksız bir ortam görüntüsü veren hatta bunun da ötesinde gerçekten de çevre felaketine sebep olabilecek bir görüntüye yine bizler sebep olduk.
“Kırklareli’nin sahip olduğu orman güzelliği Türkiye’de yok”
Bugün gerçekten de Trakya’nın kalbi burada atıyor. Belediye başkanları, sivil toplum örgütü başkanları, meclis üyeleri, meclis başkanları, aşağı yukarı toplumun tüm dinamiklerini kapsayan, onları burada temsil eden bir ortamdayız. Herkes görevini yaparsa aslında Türkiye kurtulur. Bana verdikleri bilgi notunda işte efendim Trakya Kalkınma Ajansı’nın tüm birimleri görevlerini yaparsa Trakya Kalkınma Ajansı iyi noktaya gelir. Aslında Türkiye’de her fert görevini yaparsa, biz zihniyetimizi değiştirirsek Türkiye istediğimiz noktada olur. Esas problem bizim beynimizde. Bizler bir zihniyet değişimini yaşamamız lazım. Ben tanıştığım tüm yerlerde, en son katıldığım bir televizyon programında bile söylediğim birşey var; “Arkadaşlar lütfen artık yerlere tükürmeyelim” diyorum. Burnumuzu temizlediğimiz peçeteyi yere atıyoruz. Adam sıfır Mercedes’e binmiş, içtiği su şişesinin yere attığını Ankara’da da Kırklareli’de de gördüm. Bu toplumla bir yere varamayız ki arkadaşlar! Hep söylüyoruz, Türk milletinin üstün özellikleri var mı? Var. Türk milettinin bir ferdi olmaktan gurur duyuyorum. Çok güzel özellikleri, dünya milletlerine göre üstünlüklerimiz var. Ama bir de öz eleştiri yapmalıyız. Bir de Trakya batı derler. Bazı yönlerden batının özelliklerini taşıyor. Bazı yönlerden asla. Mesela çevre temizliği bakımından batı ile hiç bir ilgisi -alakası- olmayan bir görüntü var. Yine sokaklar pis. İnsanlar elindeki herşeyi yere atıyor. Ondan sonra sorumluk duygusu almıyor. Hani bir atasözü var; Aslan yattığı yerden belli olur. Eğer biz kendimizi Aslan diye itham ediyorsak, yerimizi temiz tutacağız. İşte böyle her türlü toplantının bunlara faydası olduğuna ben inanıyorum. Yaşanabilir bir çevre, çocuklarımıza utanmadan bırakacağımız bir Türkiye. Şimdi yeni Ergene dereleri yaratmamız lazım. Gelişme, kalkınma ve sanayi hepimize lazım. Ama bize herşey lazım. Çevre de toprak da doğa da lazım. Şu Kırklareli’nin sahip olduğu orman güzelliği sanıyorum, Türkiye’de yok. Değişik şekillerde varsa belki Karadeniz’de var. Toroslarda çam var. Ama bu kadar zengin orman çeşitliliği ülkemizin başka bir yerinde en azından bu şekilde yoktur. Longoz ormanlarımız, normal ormanlarımız, mağaralarımız var. Ve diğer illerimizin Edirne’nin çok tarihi turistik yerleri var. Bunları hem muhafaza ederek koruyabiliriz. Ama çevreyi batırarak hiç kimsenin zenginleşmeye hakkı yok. O çevre tüm milletin, tüm toplumun ortak malıdır” dedi. 
“Trakya’yı örnek bölge yapmalıyız”
Konuşmasının sonunda bir sonraki toplantılara kimsenin geç kalmasını istemediğini belirten Vali Muammer Muşmal, ”Bu gerçekten de bir kültür. Avrupa bu işi, eğer bir insanla randevulaşıp eğer 5 dakika sonra gidiyorsan seninle görüşmüyor. Yani “Toplantısına uymayan bir adamla ben niye görüşeceğim” diyor. Bu bir kültür ve biz bunu yerleştireceğiz. En azından bunu Kırklareli’de sağlayacağız. Her toplantı saatinde başlayacak, saatinde gelmeyenler o toplantıya giremeyecek. Ben bu duygu ve düşüncelerle bu toplantının kalkınma kurulunun alacağı tüm kararlar, kalkınma ajansının çalışmasına ışık tutacak ve yön verecektir. Bir yol haritası olacaktır. Trakya bölgesini inşallah örnek bir bölge olarak, Avrupa’ya yakışır bir bölge olarak, Türk insanına yakışır bir bölge olarak aradaki farklıkları kaldırarak, çevreyi koruyarak, geliştiririz, kalkındırırız. Bunlar bize bağlı” diye konuştu.
Kırklareli Valisi Muammer Muşmal’ın konuşmasını takiben kurul toplantısına katılanlar için yoklama yapıldı. Tek tek okunan kurum ve stk isimlerinin ardından bir önceki birleşime ait tutanak özetini Kırklareli Ticaret Borsası Başkanı Turhan Altıntel okudu. Trakya Kalkınma Ajansı uzman personeli Mehmet Karaman'ın mali destek programları hakkındaki sunumuyla devam eden toplantıda, Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mehmet Gökay Üstün de 2010 Yılı I. Dönem Faaliyet Raporu ve 2010 Yılı ikinci dönem çalışmaları ile hibe programı hakkında bir sunum gerçekleştirdi. Kurul üyelerinin görüşlerinin alınmasını takiben toplantı, proje fikirleri çalışması ile dilek ve temenniler bölümünün ardından sona erdi. Trakya Kalkınma Kurulu 2. Olağan Toplantısı’na Kırklareli Valisi Muammer Muşmal, Trakya Kalkınma Kurulu Başkanı Özlem Yemişçi, Kırklareli İl Genel Meclisi Başkanı Tuna Soykan, Kırklareli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aykaç, Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mehmet Gökay Üstün, Trakya genelindeki il ve ilçe ticaret ve sanayi odası başkanları, ticaret borsası başkanları, ilçe belediye ve kaymakamları, kamu kurum ve kuruluş
Kaynak: Önadım Gazetesi

Hiç yorum yok: