18 Mart 2013 Pazartesi

Ülkü Ocakları Başkanlığı 18 Mart Şehitler günü ve Çanakkale Zaferini anma günü için Dingiloğlu parkında


 Faruk Ceylan
Kırklareli Ülkü Ocakları Başkanı Osman Furkan Nalbantoğlu, MHP İl Başkanı Şaban Savaşan, MHP İlçe Başkanı Kürşad Yamaner ve Ülkücü gençler 17 Mart Pazar günü saat 13.30’da  18 Mart Şehitler günü ve Çanakkale Zaferini anma günü için Dingiloğlu parkında toplandı. Günün anlam ve önemi ile ilgili bir Basın açıklaması yapan Başkan Osman Furkan Nalnabantoğlu  açıklamasında şunları söyledi;
“Sol gökleri kaldıranın, donatarak dolduranın, ol deyince olduranın 99 adı ile.Bismillahirrahmanirrahim...
Bugün buraya Çanakkale Zaferinin 98. Yıl dönümünü anmak ve geçmişin anılarını kalbimizde dalgalandırmak amacı ile toplanmış bulunmaktayız.
O zamanki imanın ruhu, İslam’ın kudreti, Çanakkale'nin şanı ve şerefi varlığımızla bütünleşmekte, ruhumuza işlemektedir.                                                                    
Biliyor ve teyit ediyoruz ki, Çanakkale, elleri öpülesi bir neslin rengi kıpkırmızı olan inanç ve iman mürekkebiyle yazdığı fedakarlık zaferidir.
Ürkmeyen, çekinmeyen, korkmayan ve yenilmeyi aklına bile getirmeyen millet kudretinin uyanışı ve şahlanışıdır Çanakkale!
98 yıl önceki destan, adanmışlığın emperyal bileği bükmesi, kahramanlığın çelikten kuleleri eritmesi, inanmışlığın sömürge hevesini devirmesi ve azmin, işgali tepmesidir.
Çanakkale’den yükselen şuur, arşa ulaşan cesaret örneği hamdolsun ki tuzakları boşa çıkarmış, saldırıları püskürtmüş ve hesapları tümüyle bozarak geleceğimizi aydınlatmıştır.
Türk Milleti üzerine gelen yedi düveli, boğazına çöken düşman unsurlarını, kalbine hançer vurmak için pozisyon almış kirli emelleri, şehitliğe koşar adım giden evlatları sayesinde defetmiştir.           
Alayına gününü göstermiş, Çanakkale’nin geçilmezliğini, son yurdumuzun teslim alınamayacağını imrenilecek bir özveriyle ispatlamıştır.
Cephelerde millet fertleri yekvücut olmuş, kimse kimsenin mezhebiyle, yöresiyle, kökeniyle ve dünya görüşüyle ilgilenmemiş, üstelik bunları da merak etmemiştir. Bu itibar ile Çanakkale, farklılıkları teşvik ederek bizi birbirimizden koparmaya çalışan bölücü zihniyete ders olmalıdır!
Biz, "Taş kırılır, tunç erir Türklük ebedidir" diyen, "Benim ümidim Türk gençliğidir" diyen Bozkurt duruşlu Mustafa Kemal Atatürk'ün neferleriyiz.
Birliğin ve beraberliğin şehit kanlarıyla bestelenmiş ve gönüllere emanet edilmişliğin nağmesidir Çanakkale!
Kardeşliğin, kadirşinaslığın, kader ortaklığının ve bin yıllık İhlasın etle kemiğe bürünmüş halidir Çanakkale!
Ankara’lı Ali’nin, Trabzon’lu İdris’in, Afyon’lu Hacı" Mehmet’in, Diyarbakır’lı Hasan’ın, dır’lı Sinan’ın, Yozgat’lı Selim’in, Malatya’lı Yücel’in göz nuruyla, alın teriyle ve kefensiz bedeniyle bir araya gelip hiç düşünmeden tutuşturdukları zafer aşkı bağımsızlık meşalesidir Çanakkale!
Biz Onbaşı Seyid’in, Yüzbaşı Hakkı Beyin, Yarbay Hüseyin Avni’nin, Yahya Çavuşun, Bombacı Mehmed Çavuşun, Kınalı Hasan’ların torunlarıyız. İşte bunun içindir ki, Türkiye'nin yeni bir Çanakkale ruhuna ihtiyacı ve muhtaçlığı bulunmaktadır.
Yeniden silkelenmesine, derlenip toplanmasına, kutsalların etrafında buluşmasına, deyim yerindeyse iman tazelemesine acilen ihtiyaç vardır.
Unutmayınız ki, millet olarak üzerinde yaşadığımız coğrafyayı Malazgirt’le vatanlaştırdık, Çanakkale ile kilitledik ve milli mücadele ile sonsuza kadar mühürledik.
Milletimiz emin olsun ki, Ülkücü Gençlik, Türk tarihinin tüm haşmet ve heybetini varlığıyla, ruhuyla, sevgisiyle bütünleştirmiştir. Şehit kanlarıyla sulanmış vatan topraklarını bölmek isteyen herkes, karşısında Ülkücü Hareketin, Bozkurt misali dik duruşunu bulacaktır. Türk Bayrağını çekildiği gönderden indirmeye hiçbir kirli el cesaret edemeyecektir.
Doğudan batıya, kuzeyden güneye bu topraklara "Vatanım" diyen herkesin büyük bir aile olan Türk Milletini sahiplenmesi, yaşatması ve sonsuza kadar var etmek için üzerine düşeni yapması, şüphesiz, manevi ve ahlaki görevidir.
Çanakkale biziz! Türkiye Cumhuriyeti Devleti bizim adımız, kanımızdır. Adımıza leke getirmemeye kararlıyız. Devletimizi korumaya, milletimizi yüceltmeye ve hep birlikte dünyaya Türk-İslam mührünü vurmaya yeminliyiz!!
Bize kanlarıyla muhteşem bir miras bırakan kutlu ecdadımıza, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, milli mücadele kahramanlarına, Çanakkale’yi destanlaştıran muhterem şehitlerimize bir kez daha Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum. Mekanları nur dolsun, kabirleri cennet köşesi olsun ve Allah hepsinden razı olsun.
NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE!” 


Pınarhisar Kaymakamlığından Mavi kapak kampanyası


Pınarhisar Kaymakamlığı engelli vatandaşlarımız  için Ülke çapında  devam eden mavi kapak kampanyasına katıldı.
Ali Özer parkı girişine konan muhafazalı çam kutular içinde toplanan mavi kapaklar  Sakatlar Derneğine teslim ediliyor.
Bilindiği gibi toplanan bu kapaklardan elde edilen gelirle engelli vatandaşlarımıza tekerlekli sandalye alınıyor.
Özellikle Sosyal konularda duyarlığı ile tanınan ve Pınarhisar’da sevilen bürokratlar arasında ilk sırada bulunan   Kaymakam Mevlüt Özmen’in böyle bir kampanyayı başlatması Pınarhisar’lılarca taktirle karşılandı.
Vatandaş evde, esnafta iş yerlerinde biriktirdiği mavi kapakları Kaymakamlığın, Ali Özer parkı girişinde hazır bulundurduğu cam kutuya  bırakarak kampanyaya katkı sağlıyorlar.  (Faruk Ceylan )

59 yıllık Sinanlı köprüsü yeniden yapılıyor.


*Belediye Başkanı Ali Alkan; “ Sinanlı’yı köy vasfından kurtarıp, bir kent görünümüne kavuşturmak  için çalışıyoruz.”

Sinanlı’yı Lülüleburgaz’a bağlayan, 1954 yılında yapılan ve en son üzerine “Köprüyü kullanmak tehlikelidir “ tabelasının konulduğu  köprü Sinanlı Belediye Başkanlığı tarafından yıktırılarak, yeni ve modern bir köprü yapım inşaatına başlandı.
Sinanlı’nın çalışkan Başkanı Ali Alkan köprünün kullanılmayacak hale geldiğini ve yenisinin yapımı için köprü inşaatına başladıklarını belirterek; “ Ben Sinanlı’da doğdum. Okul ve memuriyetim sebebiyle Sinanlı’dan uzun zaman ayrı kaldım. Belediye Başkanı olmadan önce memuriyetten istifa ederek beldeme hizmet etmek amacıyla Belediye Başkan adayı oldum. Seçildikten sonra da halen evimin bulunduğu ve yaşadığım beldeme hizmet etmeyi kendime yaşam tarzı olarak belirledim. Belde insanımız her şeyin en iyisine layık.
 Bizde elimizdeki imkanları zorlayarak onlara en iyi hizmeti verme çabası içerisindeyiz. Sinan’lıyı köy vasfından kurtarıp, bir kent görünümüne kavuşturmak  için çalışıyoruz. “ dedi.
 (Faruk Ceylan )

16 Mart 2013 Cumartesi

Samet Toraman uygun Karaciğer bulunmazsa ölecek



Kırklareli’nin Pınarhisar Kaymakamı Mevlüt Özmen’i ziyaretimiz sırasında çaresiz baba Ahmet Toraman’la tanıştık. 
Kaymakam Mevlüt Özmenden yardım isteyen Toraman; Kaymakam bey, oğlumu bir hastaneye yatırmam için yardım edin, evde gözümün önünde ölmesini bekliyorum. Hastanede olursa belki uygun Karaciğer bulunana kadar müdahale edilir dedi.
Kaymakam Özmen, Ahnet Toramanla yürekten ilgilendi,  bu arada bazı telefon görüşmeleri yaptı ve Bu çocuğu ölüme terk etmeyelim. Bize düşen ne varsa yapalım cümleleri bizi ziyadesiyle duygulandırdı. 
Ahmet Toraman Siroz hastalığı ile 12 yıl önce kızı Ayfer Girginin rahatsızlanması sonucu tanışmış. Kızını kurtarabilmek için evini ipotek ettirmiş, komşudan, akrabadan borç para almış ve kızını ölümden kurtarmış. Toraman bu defada oğlu Samet Toramanın aynı illet hastalığa yakalanmasıyla çaresiz kalmış. Oğlu Sametin kurtulması için Karaciğer Nakli gerekiyor ve acılı baba 5 yıldır oğluna Karaciğer arıyor. Geçen zaman içinde hastanelere 10 milyarlarca lira borç yapan baba Toraman, borcunu yakınlarının yardımlarıyla ödemiş. Doktorların Sameti eve gönderdiğini söyleyen Hamdi Toraman; 
Oğlum her gün gözümün önünde eriyor, ameliyatı için gerekli Karaciğer ve hastane masraflarını ödeyebileceğim param yok. Ne yapacağım bilmiyorum. Oğlum ölecek. Şoförlük yapıyorum. Kazancımla evimi zor geçindiriyorum. Akşam eve geldiğimde, oğlum Sametin; Babacığım, ablamı kurtardın beni de kurtar  feryatlarıyla karşılaşıyorum. Ancak kızımı kurtarmak için varımı yoğumu harcadım. Artık ne ipotek edecek bir evim, ne de mal varlığım var. Başkalarından yardım isteyecek duruma geldim. Ama bu da beni üzmüyor, tek isteğim çocuğumun hayatta kalması.
Sametin yaşaması için Karaciğer Nakline ve hastane masraflarını karşılayacak paraya ihtiyacı var, uygun karaciğer bulunmasa 24 yaşındaki Samet Toraman ölecek. (Faruk Ceylan)

Sinanlı Belediye Başkanı Ali Alkan “İhale Nisan ayında yapılacak”


Kırklareli'nin Babaeski ilçesine bağlı Sinanlı Beldesinin içinden geçen 1 Kmlik Kanlıazmak Deresi Islah Projesi hazırlandı. Islah Projesi ihale tarihinin Nisan ayı içinde yapılacağı Belediye Başkanı Ali Alkan tarafındın açıklandı. 
Başkan Ali Alkan, 2 yıldır üzerinde çalıştıkları Islah Projesinin tamamlandığını, DSİlerinin ihaleyi Nisan ayında yapacağını söyledi. Kendisiyle görüştüğümüz Başkan Alkan; 2 yıldır dere ıslah projesi üzerinde çalıştık. Proje tamamlandı. İhale Nisan ayı içerisinde yapılacak. Dere ıslahı ile çevre düzenlemeleri de yapılacak. Beldemizin daha yaşanır hale gelmesi için durmadan çalışıyoruz. Vatandaşımızın temiz ve sağlıklı su içebilmesi için su borularını değiştirdik. Yollarımızın büyük bölümünü parke taşla döşedik. Sinanlıyı bir şantiye haline getirdik. Hedefimiz Sinanlı Beldemizi Şehir konforunda yaşanır bir hale getirmektir. Bu projeyi baştan beri takip eden Sizlere ve tüm Yeşilyurt çalışanlarına ilgilerinizden dolayı teşekkür ederim dedi. (Faruk Ceylan)

Mehmet Kapılı; “Henüz kesin bir kararım yok”

* Mehmet Kapılı; “Benim istemem önemli değil, vatandaşımızın istemesi önemli. Henüz bu konuda kesin bir kararım yok” dedi.


Kırklareli'nin Pınarhisar ilçesinde 2 dönem Belediye Başkanlığı yapan Mehmet Kapılı isminin Belediye Başkanlığı seçimlerinde aday olacağı hakkında kamuoyunda yoğun söylentiler üzerine Kapılı ile 14 Mart Perşembe günü iş yerinde görüştük.
Kapılı iş yerine gelen bir çok vatandaşın kendisini yeniden Belediye Başkanı olarak görmek istediklerini söylediklerini belirterek;
Benim istemem önemli değil, vatandaşımızın istemesi önemli. Henüz bu konuda kesin bir kararım yok. Zaman ne gösterecek bilmiyorum. İlçemize Belediye Başkanı olarak 2 dönem hizmet ettim. Şu anda da iş adamı olarak hizmet etmeye çalışıyorum. Nerede olursam olayım halka hizmeti hakka hizmet kabul ediyorum. Bulunduğunuz makam ve yetki ne olursa olsun amaç hizmet etmekse bunu her yerde gerçekleştirebilirsiniz. Sözlerime başlarken de belirttiğim gibi Adaylık konusunda kesin bir kararım bulunmamaktadır. Geçen zaman içinde düşünüp değerlendireceğim. Böyle bir karar verirsem bunu zaten sizlerle paylaşacağım dedi. (Faruk Ceylan)

“Vicdan felcine yakalanan insanların bu felçten kurtulmasının tek yolu Kur’an-ı Kerim’dir”



Kırklarelinin ilk müteahhitlerinden olan İsmet Yenigün kendi hayatında yaşadığı olaylardan yola çıkarak uzun yıllar yaptığı araştırmalar neticesinde Vicdan felci adlı manevi hastalığı bulduğunu, Vicdan Felcine sebep olan hadiseleri de Vicdan felci virüsü olarak adlandırıp,  Vicdan Felcinden kurtulmanın yollarını bulduğunu da iddia etti. İsmet Yenigün, Vicdan Felcine yakalanan insanların bu felçten kurtulmasının tek yolunun da Kuran-ı Kerim olduğunu söylüyor. 
Kendisini Vicdan Felci Mucidi olarak adlandıran İsmet Yenigün, Vicdan felcini şöyle tanımlıyor; Vicdan felci insan kalbinin manen felç olması ve işlevlerini tamamen kaybetmesidir ki, insanı mutsuzluğa hatta intihara kadar sürükleyen bir olgudur. Yapılan günahlar, hatalar ve inançsızlık sebebiyle ruh öyle büyük acı ve azap çeker ki, Allaha sığınmadıkça bu hastalıktan kurtulmak mümkün değildir.  Bir gün gelecek Akademisyenler, Üniversitede Vicdanoloji Anabilim Dalı adıyla bölümler oluşturulacak, manevi anlamda çağımızın vebası vicdan hastalıkları derinlemesine incelenecektir ve bu hastalığın tedavisinin tek ilacının Kuran-ı Kerim olduğunu kabul edeceklerdir.
Geçtiğimiz yıllarda Alman Der Spigel dergisine kapak olan haberde Kuran-ı Kerimin Dünyanın en etkili kitabı olduğu yayınlanmıştı. Gerçek şu ki, Müslüman olmayanlarda Kuran-Kerimin doğruluğunu ve etkisini Kapak haberi yaparak tüm Dünyaya duyuruyor ve kabul ediyorlar. Dünyada Müslüman olmayan milyonlarca insan Kuran-Kerimi inceledikten sonra Müslüman oluyorlar. Huzur ve saadeti Allaha inançta ve onun Kuran-ı Keriminde buluyorlar.
Bazı çevreler bana çatlak gözüyle baksalar da, Bilimle ilgili çevrelerden büyük taktir ve destek alıyorum. Yakın bir gelecekte Üniversitelerde Vicdanoloji Kürsüsü kurulacak ve insanlar çağımızın en büyük hastalığı Vicdan Felcinden kurtularak huzur bulacaklardır. 
Allaha inanmayan insanları incelerseniz büyük çoğunluğunun acımasız, hasis, bencil, huzursuz, bunalımlı insanlar olduğunu göreceksiniz. Geçek huzur ve Mutluluk Allah yoludur, Peygamberimiz Hz. Muhammed S.A.V. sünnetleridir, Yüce kitabımız Kuran-ı Kerimdir. Kalbi mühürlenmiş, yaptıkları kötülüklerden vicdan felcine uğramış insanların kurtuluşu Kuran-ı Kerimdedir. 
78 yaşındayım. Bir gözüm 2.25, diğer gözüm 2.75 derece bozuktu. Kuran okurken Nur suresi 35. Ayete denk geldim. Bu ayet zeytinyağından bahsediyordu. Bundan sonra 15 yıl düzenli olarak zeytinyağı kullanmaya başladım. Zeytinyağı kullanmaya başladıktan bir yıl sonra gözlerim daha iyi görmeye başladı, şu anda da göz derecem 1 numaranın altına düştü. Yakın gözlüğü kullanmadan çok küçük harf karakteriyle yazılmış cep kuran-ı kerimini okuyabiliyorum. Kuranda ki mucizeleri idrak edebilsek onu elimizden bırakmayız dedi.
İsmet Yenigün Vicdan felci hastalığına sebep olan virüsleri de şöyle sıraladı; Vicdan felci yapan virüsleri de açıklamak gerekirse sırasıyla; İnançsızlık, kin, kibir, haset, nifak, sorumsuzluk, cimrilik, gıybet, yalancılık, aşağılık duygusu, zulmetmek.  Bu virüsler insanların Vicdan felcine uğramasının en önemli sebepleridir. 
İsmet Yenigün çalışmalarını aralıksız sürdürdüğünü, Bilim çevrelerinden aldığı desteklerle daha geniş araştırmalar yapmaya başladığını söyleyerek, Vicdan Felciyle ilgili yakın bir zamanda bilimsel dayanaklarıyla daha geniş açıklamalar yapacağını söyledi. (Faruk Ceylan) 

6 Mart 2013 Çarşamba

“Milletimizin refahı için kendimizi feda etmeye hazırız”


Ülkü Ocakları Genel Başkanı Olcay Kılavuz 02 Mart 2013 Cumartesi günü saat 16.30da Ülkü Ocakları Kırklareli Şubesini ziyaret etti. Genel Başkan Kılavuzu Kırklareli Ülkü Ocakları İl Başkanı Osman Furkan Nalbantoğlu ve Ülkücü öğrenciler karşıladı. 
Ülkü Ocakları İl Teşkilatında Ülkücü gençlerle görüşen Genel Başkan Olcay Kılavuz; Değerli Ülküdaşlarım, sevgi olmayınca teslimiyette olmaz. Başarıda önce birbirimizi sevmeliyiz. Herkesi eksikleriyle kabul etmeliyiz.  Yapacağımız her şeyde önce Cenab-ı Allahın, sonra Aziz Milletimizin rızasını kazanmak için çalışmalıyız. Ülkemiz zorlu bir dönemden geçiyor. Her türlü sindirme politikalarına rağmen mücadelemizi sürdüreceğiz. Türk Milleti ancak Türk gençleri ile kurtulacaktır. Sizler okullarınızda başarılı olacaksınız. Edindiğiniz bilgi ve birikimleri en üst noktaya taşıyacak ve Türk Milletini yönetmeye talip olacaksınız. Ülkücü Hareket olarak mücadelemiz canımız, kanımız pahasına sürecektir. Milletimizin refahı için kendimiz feda etmeye hazırız dedi.
Ülkü Ocakları Genel Başkanı Olcay Kılavuz daha sonra MHP İl Teşkilatına da kısa bir ziyaret gerçekleştirdi. MHP Kırklareli İl Teşkilatında Genel Başkan Kılavuzu İl Başkanı Şaban Savaşan, İlçe Başkanı Kürşad Yamaner, İl Kadın Kolları Başkanı Nedime Tutar, İl Başkan Yardımcısı Adem Esen, İl Başkan Yardımcısı Ergün Selçuk, İl Sekreteri Mustafa Terekli ve İl Yönetim Kurulu Üyesi Halim Gültekin karşıladı. Genel Başkan Kılavuz Edirnede bir programa yetişmeleri gerektiğinden MHP'sindeki ziyaretini kısa tuttu ve Edirne'ye hareket etti.

Minsolmaz; “Seçimi alırız



 Bakan gelmeden önce Belediye Binası’nın önündeki protokol karşılamak için bekleşiyordu. Bakan’ın gelmesini bekleyenler içinde, AK Parti Kırklareli Belediye Başkan Aday adayı Selahattin Minsolmaz’da vardı. Köşe Yazarımız Özkan Başaran’ın ayaküstü sohbet ederek, son siyasi gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulunduğu Minsolmaz gazetemize önemli açıklamalarda bulundu. Özkan Başaran’ın sorularını yanıtlayan Minsolmaz, Kırklareli gündemini değiştirecek sözler sarfetti. Özkan Başaran’ın; “Adaylığınız gerçekleşirse Kırklareli’de seçimi alma şansınız olabilir mi?” şeklindeki sorusuna; “AK Parti Trakya’da hızla yükseliyor. Yapılan anketler Ak Parti’nin Kırklareli’de önde gittiğini gösteriyor. Adaylığım gerçekleşirse, AK Parti’nin yükselen desteğine hız katacağıma inanıyorum” dedi. Özkan Başaran’ın; “AK Parti Kırklareli Belediye Başkan adaylığınız, siyasi çevrelerce biliniyor. Halk sizi Aday Adayı değil de, Aday gibi görüyor. Kiminle konuşsam “AK Parti’nin Kırklareli Belediye Başkan Adayı Selahattin Minsolmaz” diyor. Hatta geçtiğimiz hafta ziyarette bulunduğum Kırklareli Belediye Başkanı Av. Cavit Çağlayan’da, seçimde yarışacağı aday olarak sizin olacağınız noktasında güçlü işaretlerden bahsetti. CHP Kurmayları da sizin adaylığınıza kesin gözüyle bakıyorlar. Adaylık konusunda herhangi bir sıkıntı çeker misiniz?” şeklindeki sorunu yanıtlayan Minsolmaz şöyle dedi; “Adaylığım konusunda ben fazla bir yorum getiremem. Halkımızın bana Kırklareli Belediye Başkan adaylığını yakıştırması sevindirici. Adaylık ise, Partimizin yetkili kurullarının vereceği bir karar. Geçtiğimiz yıl İl Başkanlığı seçim sürecinde Ankara’ya gittiğimizde, Başbakanımız ve Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a Kırklareli Belediye Başkanı adayı olmak isteğimi ilettim. Takdir, Sayın Başbakanımızındır.” Özkan Başaran’ın; “Adaylığınız gerçekleşirse, seçim ne olur?” şeklindeki sorusunu cevaplayan Minsolmaz şöyle dedi; “AK Parti Kırklareli’de de yükselen bir değer. Partimize olan destekler çığ gibi büyüyor. Bugüne kadar yapılan her seçimdeki Kırklareli’de AK Parti’nin oylarının artması, bunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Eğer adaylık bana tevdi edilirse, biz seçimi alırız. Bundan hiç kuşkum yok. Kırklareli’yi Marka Şehir yapmak için yüksek bir performansla, iktidarın gücünü de birleştirerek Kırklareli’mizi uçururuz. Halkımız da bunu çok iyi anladı. AK Parti’nin Belediyecilik başarısından mahrum kalan Kırklareli’mizin de hizmet kervanından nasibini alması için Belediyelerde de AK Parti’nin iktidar olması gerekiyor. Ben önümüzdeki seçimlerde halkımızın AK Parti’yi Kırklareli Belediyesi’nde iktidara getireceğine çok inanıyorum. Kırklareli halkının AK Parti Belediyeciliği’ni denemek istediğini biliyorum. O Bakımdan seçimi alacağımızdan hiç kuşkum yok. Göreceksiniz, seçimi biz alacağız.”
Kaynak : YEŞİLYURT GAZETESİ

14 Şubat 2013 Perşembe

Kırklareli Engelliler yaşam Derneği Pazar günü saat 12.00'de TRT 1'de

Çekimleri daha önce yapılan,  Belediye Başkanlığı ve Engelliler Yaşam Derneği ortak projesi olarak engelli çocukların oluşturduğu ritim ve folklor gurubu gösterisi 17 Şubat Pazar günü saat: 12.00'de TRT 1'in "Saklı Bahçenin Melodisi" adlı proğramında yayına girecek.
Dernek Başkanı Behice Köseoğlu, Kırklareli'nin ve engelli çocuklarımızın tanıtımına katkı sağlayacak olan bu proğramın Kırklareli'lilerce seyredilmesini isteyerek, Katkı ve İlgilerinden, dolayı Belediye Başkanı Cavit Çağlayan'a, Başkan Yardımcısı Gülay Tülüş'e, Kırklareli Haberci gazetesine, Muhabirimiz İrfan Özeklioğlu aracılığı ile teşekkürlerini gönderdi.
Bizde kendisine teşekkür eder, başarılı çalışmalarından dolayı Başkan Köseoğlu'nu kutlarız.  

13 Şubat 2013 Çarşamba

Kırklareli'nin en yaşlı ninesi Ayşe Candan 109 yaşında



*Doktorlar Ayşe Candan'ın  kronik hiç bir rahatsızlığının bulunmadığını, en az 10-15 yıl daha sağlıklı bir şekilde yaşayabileceğini söylüyorlar.

Faruk Ceylan/İrfan Özeklioğlu
Önceki gün Karahıdır mahallesinde yaşayan Kırklareli'nin en yaşlı ninesini ziyaret ettik. Süper ninenin 77 yaşındaki   kızı  Hatice Durmuş, Ayşe Candan'ın doğum tarihinin 1911 olduğunu ancak nüfus cüzdanının 7 yıl geç  alındığını ve gerçek doğum tarihinin  1904 olduğunu söyledi.
Doktorlarda yaptıkları kemik ölçümleri ve tetkikler neticesinde Ayşe ninenin 108-109 yaş civarında olduğunu tespit etmişler. Yapılan tetkiklerde  bir asrı çoktan geçmiş olan Ayşe ninenin hiç bir kronik rahatsızlığı olmadığı, tüm organlarının çok sağlıklı olduğu ve normal şartlarda tıpben en az 10-15 yıl daha yaşamasının mümkün olduğu da doktorlar tarafından belirtilmiş.
Kendisini ziyaret ettiğimiz Ayşe nineyi  ekmek yerken bulduk. Yeni diş çıkaran Ayşe nine elindeki yavan ekmeği yemeye çalışırken bize de elini öptürdü, bol bol dua ederek, "Allah  artık benim ömrümü size versin" dedi. Ayşe nine hiç bir rahatsızlığının olmadığını ancak ayaklarının artık yürümediğini, gözlerinde de biraz görme bozukluğu olduğunu söyledi.

Ayşe nine mübadelede,  Romanya'dan Türkiye'ye göç ettiklerini söylerken, " 1936'tıda  Kırklareli'ne geldiğimizde kocamın bir eşşeği, 20 tane kazı vardı. Hayatımızı bunlarla kazanmaya çalıştık. Çok sıkıntı çektik ama rahmetli Atatürk bize iskan hakkı verdi. Koyunbaba köyünde 15 dönüm tarla verdi.  Mekanı cennet olsun. Ben ona hep dua ediyorum. Keşke Allah benim ömrümü ona verseydi." dedi. 
Ayşe nine anılarını anlatmaya şöyle devam etti; " Romanya Pazarcık'lıyız.  1935 yılıydı. Türkleri bir camiye zorla topladılar. Bizden önce bir çok Türk öldürülmüştü.  Bir müddet bizi burada beklettikten sonra salıverdiler. Biz öleceğimizi beklerken serbest kalmıştık. Sonra öğrendik ki, bir söylenti çıkmış, Atatürk gelecek ve Türk'lerin burada perişan olmasına izin vermeyecek diye. Bu söylentiden sonra korkup  bizi serbest  bıraktıklarını öğrendik." dedi.
Ayşe ninenin kızı  Hatice Durmuş annesini bir kaç yıldır kendisnin baktığını, babası öldükten sonra bakımını Koyunbaba köyünde oturan  erkek kardeşi nin üstlendiğini, erkek kardeşinin eşi ölünce annesinin bakımını kendisinin üstlendiğini söyledi.

109 yaşında yaşayan tarih  Ayşe ninenin 4 çocuğu (2'si hayatta), 53 torunu, 13 torununun torunu, 35 torununun torununun çocuğu var.  Ayşe nine bunlardan kaçının sağ, kaçının ölü olduğunu bilmiyor. 77 yaşındaki kızı Hatice'de.
Ayşe nineden ayrılmadan önce bizden bir isteğinin olup olmadığını sorduk. Ayşe nine " Bana düğmeli bir yatak lazım evladım. Fakiriz, paramız yok. O yataklardan bana bir tane alırsanız çok dua ederim. Duydum o yataklar yatıp kalkıyormuş. Benim yattığım yerden kalkıp oturmam çok zor. Kızımda kocadı, böyle bir yatağım olsa düğmesine bassam otursam, sonra isteyincede yatsam. Bu yataklar böyleymiş. Sen bu yatakları biliyormusun?" dedi.
 Bizde Ayşe ninenin böyle bir yatağa sahip olabilmesi için yetkililerle görüşeceğimiz sözünü vererek kendisine veda ettik. 

Başkan Çağlayan, THK Kırklareli Şube Başkanı Saim Sonay'ı misafir etti

 Türk Hava Kurumu Kırklareli Şube Başkanı Saim Sonay, Belediye Başkanı Av. Cavit Çağlayan’ı ziyaret etti.

Şube Başkanı Saim Sonay, Başkan Çağlayan’a THK’nın çalışmaları ile ilgili bilgiler verdi. Belediye Başkanı Av. Cavit Çağlayan ise tüm kurumlar ile bilgi alışverişinde bulunulduğunu ve Başkanlık Makamında gerçekleşen ziyaretten memnun olduğunu ifade etti. İyi dilek ve temennilerin ardından ziyaret son buldu.

Ziyarete Şube Saymanı Engin Özlü, Müfettiş Mehmet Uğur Yılmazer, Müfettiş Yardımcılar Nurcan Topgül, H. Gökçen Önal katıldı. 
 

Kırklareli Haberci'den Başkan Yardımcısı Gülay Tülüş'e ziyaret

Genel Yayın Yönetmeniz ve Muhabir arkadaşımız İrfan Özeklioğlu önceki gün Belediye Başkan Yardımcısı Gülay Tülüş'ü makamında ziyaret ettiler.
Görüşme esnasında Genel Yayın Yönetmenimiz Ceylan, Başkan Yardımcısı Tülüş'le şahid olduğu bir konuyu paylaştı. Ceylan Pazar günü Belediye Güvenlik  görevlisiyle ayak üstü sohbet ederken, yaşlı bir vatandaşın Belediyeden aldığı yemek yardımının kesilmesini istediğini, yalnız yaşayan Vatandaşın artık çocuklarının yanına gideceğini söyleyerek  yemek yardımının kesilmesini, ihtiyaçlı başka bir vatandaşa verilmesini istediğini belirtti. Belediyenin vatandaşa yemek yardımı yaptığını bilmediğini söyleyen Ceylan, bu vesile ile konuyu öğrendiğini belirterek,  Başkan Yardımcısı Tülüş'e bu tür hizmetlerin kendileriyle neden paylaşılmadığını sorduğunda Gülay Tülüş, "Biz ihtiyaçlı vatandaşımıza basınla paylaşmadığımız bir çok hizmet veriyoruz. Bu da hizmetlerimizden biri. Belediye Başkanımızın eşi ile birlikte tüm evleri geziyoruz. İhtiyaçlı vatandaşlarımızı yerinde tespit ederek kendilerine katkı sağlamaya çalışıyoruz. Ancak bunları özellikle Basınla paylaşmıyoruz.
Belediye Başkan Yardımcısı Gülay Tülüş
 Başkanımız Cavit Çağlayan yardım konulu hizmetlerin Basınla paylaşılmasını istemiyor. Kişisel yardımlarının da, Belediye yardımlarının da afişe edilmesini istemiyor. Prensip olarak şahıslara yapılan yardımların Basın aracılığı ile paylaşılmasını doğru bulmuyor." dedi.
Tülüş, Sivil Toplum Kuruluşları, Muhtarlar ve Vatandaşla birebir temaslarının devam ettiğini, Kırklareli için yeni projeler üzerinde çalıştıklarını da söyledi.

12 Şubat 2013 Salı

Ak Parti il Başkanı Kılavuz; “ Seçimleri kazanıp Kırklareli’ni Ak Belediyecilik ile buluşturacağız.”




Haber: Faruk Ceylan
Fotoğraflar: İrfan Özeklioğlu
Ak Partinin çiçeği burnunda İl Başkanı Av.Mehmet Zeki Kılavuz’la parti binasında görüştük. Başkanın Lüleburgaz’lı olduğu için Kamuoyunda tepkilerin olduğunu dile getirdiğimizde Başkan Kılavuz, Lüleburgaz’ın geçmişte Kırklareli’nden daha fazla siyasi hizmet aldığını, bununda İl ve İlçe arasında bir çekişme yarattığını söyleyerek,
 “ İlçeden bir İl Başkanı olması Siyasi tarih açısından bir ilktir. Kamuoyundaki eleştiriler ve rahatsızlık bunun içindir. Ancak bunlar yersiz endİşelerdir. Biz Ak Parti olarak Ankara’dan baktığımızda sadece Kırklareli’ni değil Trakya’yı bir İl olarak görüyoruz. Geçmişte yapılan siyasi hataların kısır çekişmeler haline gelmesine izin verilmemelidir. Bu tür eleştrilerden ziyade bizim Kırklareli’ne vereceğimiz hizmetlere bakıp öyle değerlendirme yapmalıyız. Lüleburgaz’lı olmam sadece Lüleburgaz’a hizmet vereceğim anlamına gelmemelidir. Böyle bir şey söz konusu olabilir mi? Kırklareli, Lüleburgaz’ı, Babaeski’si ve diğer İlçeleriyle bir bütündür. Böyle çekişmeler yaratarak bölgecilik yapmanın kimseye bir faydası olmaz. Az önce belirttiğim gibi, Başbakanımız Ankara’dan baktığında Trakya’yı bir  İl gibi gördüğünü her fırsatta söylemektedir. Lüleburgaz, Kırklareli değil, Trakya bir bütündür. Biz Ak Parti olarak  Trakya’nın tüm İl ve İlçelerine en güzel hizmeti vermeye talibiz.  Bunun içinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ancak Başbakanımız için Kırklareli’nin önemi  sizin de tahmin edebileceğiniz  gibi  daha farklı.  Pınarhisar’da kaldığı dönemde Kırklareli insanının vefakarlığını ömrü boyunca unutmayacağını söylüyor.”
Başkan Kılavuz Belediye seçimleri için de iddialı olduklarını, Kırklareli’ni Ak Belediyecilikle buluşturacaklarını söyleyerek sözlerine şöyle devam etti; “ Seçimleri kazanarak Kırklareli’ni Ak Belediyecilikle buluşturacağız. Kırklareli’nde uzun yıllardır geleneksel yapı sürdürüldü,  artık geleneğe değil, geleceğe bakmalıyız.
 Bu gün Belediyecilik  anlamında Kırklareli Doğudaki bir çok İlden geri durumda. Kırklareli’liler artık şapkayı önlerine koyarak düşünmeli. Kırklareli artık kabına sığmaz duruma geldi. Kırklareli’nde iklamet eden 10 bİn öğrenci var. Artık Kasaba  Kültüründen  kurtulup Kent Kültürüne geçme zamanıdır.  Yapmış olduğumuz Kamuoyu araştırmaları ve anketler sonucu Kırklareli halkının bir dönüşümü istediğini açıkça görebiliyoruz. Size oy vermediğimiz için pişmanız diyen bir çok vatandaşımız partimize gelerek açık yüreklilikle Kırklareli’nin artık hak ettiği hizmeti almasını istediklerini söylüyorlar. Belediye seçimlerini kazanacağımıza inanıyorum. Çünkü halkımızın partimize büyük bir teveccühü ve güveni var.
 Kırklareli Ak Belediyecilikle buluşacak, hak ettiği hizmeti fazlasıyla  alacak ve Kasaba olmaktan kurtulacaktır.
Allah’ın izniyle Kırklareli Teknik anlamda şantiyeye dönecek, sosyal anlamda da toplumun her kesimİni  ayrımsız kucaklayacağız” dedi.

Bu haberi önadım gazetesi ve www.gazetetrakya.com dan da takip edebilirsiniz. 

5 Şubat 2013 Salı

KARAHIDIR BAHTIM KARA!(VİDEO HABER)


KARAHIDIR BAHTIM KARA! 

*Karahıdır'ı Sel bastı...

Haber: Faruk Ceylan
Fotoğraflar: İrfan Özeklioğlu
Kırklareli'nde yoğun kar yağışından sonra günlerce süren sağanak yağmurlar Karahıdır Mahallesinde sel felaketine neden oldu. Bir günde metrekareye 57 kg yağış düşünce sular altında kalan Karahıdır mahallesinde 40 civarında ev, bahçe ve tarlalarla, ana cadde bele kadar su altında kaldı.

Aralık ayında metrekareye 70 kg, Ocak ayında 97 Kg, Şubat ayında 49 kg  yağış düşerken, 4.2.2013 günü, metrekareye  bir günde 57 kg yağışın düşmesi sel felaketine sebep oldu.

Vali Yaman'la birlikte Emniyet Müdürü
Aktaş ve AFAD İl Müdürü Atasoy'da
kurtarma çalışmalarına bizzat katıldılar.
Su ve çamurdan vatandaşın eşyaları kullanılmaz duruma geldi. Mağdur vatandaşlarla yaptığımız görüşmede vatandaş  60-70 yıldır böyle bir felakete tanık olmadıklarını söylediler. Sel baskınında büyük maddi kayıbın olduğu, yetkililerce can kaybının olmamasının sevindirici olduğu belirtildi.
Vali Yaman selzedelerle tek tek görüştü,
sıkıntıların  çözümü için talimatlar verdi.
 Sel baskını anında Vali Mustafa Yaman, Belediye Başkanı Cavit Çağlayan, Emniyet Müdürü Hüseyin Aktaş ve AFAD İl Müdürü Ertuğrul Atatsoy  olay yerine gelerek, vatandaşlarla görüştü ve Valilik, Belediye Başkanlığı ve AFAD ekiplerinin çalışmalarına refakat ettiler.
Milletvekili Şenol Gürşan ve M.Siyam Kesimoğlu'da afet bölgesine gelerek Vatandaşları ziyaret edip geçmiş olsun dileklerinde bulundular.
Selden mağdur olan Vatandaşlara Valilik ve Belediye tarafından yiyecek ile battaniye dağıtıldı. Belediye Başkanlığı vatandaşın halılarını toplayarak yıkamaya gönderdi. Hasar tespit öalışmalarının devam ettiği mağdur vatandaşların tüm iht,iyaçlarının karşılanacağı yetkililerce belirtildi.
Başkan Çağlayan ve Meclis üyesi
Ahmet Yaşa mağdur vatandaşları
 bir an olsun yalnız bırakmadı
Karahıdır'lı vatandaşlar  böyle bir günde Vali Mustafa Yaman, Belediye Başkanı Cavit Çağlayan, Emniyet Müdürü Hüseyin Aktaş, Afad İl Müdürü Ertuğrul Atatsoy ve  Milletvekilleri Şenol Gürşan ve M.Siyam Kesimoğlu'nun göstermiş oldukları duyarlılıktan çok memnun olduklarını ve kendilerine gazetemiz aracılığı ile teşekkür ettiklerini belirttiler.

Habere ait fotoğraflar ve görüntüler aşağıda dır.




Evini su basan vatandaş çocuklarıyla çaresiz sel baskınını
izledi.


AFAD ve Belediye ekipleri cansiperana bir şekilde çalıştı



Sel baskınında eşyaları kullanılmaz hale gelen vatandaş hüngür
hüngür ağladı.

Belediye Başkan Yardımcısı Gülay Tülüş'te Selzedeleri yalnız bırakmadı.

Milletvekili Kesimoğlu Vatandaşları ziyaret ederek geçmiş olsun dedi.