20 Haziran 2011 Pazartesi

Prof. Dr. Osman İnci, “1/25 binlik planlar Trakya’daki küçük çiftçiye büyük darbe vuracak”

Trakya Üniversitesi eski rektörü Prof. Dr. Osman İnci, Edirne ve Kırklareli’nde kabul edilen, Tekirdağ’da da halen görüşülmekte olan 1/25 binlik planların Trakya’daki küçük çiftçiye büyük darbe vuracağını söyledi. Kanal İstanbul projesi ile planlar arasındaki bağlantıya dikkat çeken İnci, çılgın projeyle Trakya’nın İstanbul’dan ayrılarak eyalet haline getirileceğini savundu.
1/25 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı, Trakya’da ilk olarak Edirne’de kabul edildi, Nisan ayında da Kırklareli İl Genel Meclisi’nden geçti. Tekirdağ ise hala görüşme aşamasında. Planların Trakya’yı tehdit ettiğini başından beri savunan Trakya Üniversitesi önceki rektörü Prof. Dr. Osman İnci, plan ile Trakya topraklarının Tarımsal Alt Bölge (TAB) ve Tarımsal Organize Bölgeleri (TOB) adı altında çiftçinin elinden alınıp,birleştirileceğini, daha sonra da büyük tarım ve hayvancılık işletmeleri haline getirileceğini ifade etti. Verimlilik Anadolu’nun 3 katı
Trakya topraklarının altın gibi korunması gerektiğine dikkat çeken İnci, “Trakya’da yaşayanlar İstanbul sanayisinin buraya taşınmasına karşı çıktı. Trakya, Türkiye’nin yüzölçümünün yüzde 2,3’ü. Ama tarım yapılabilen Türkiye topraklarının yüzde 8,5’i. Yani verimlilik Orta Anadolu’nun üç katı” şeklinde konuştu.
TOB adı altında özel çiftlikler kurulacak
Prof. İnci, TAB ve TOB’lara yönelik açıklamalarının devamında Trakya’nın 19 TOB (Tarımsal Organize Bölgesi) ve 14 TAB’a (Tarımsal Alt Bölge) bölündüğünü, TOB’ların ise tamamen sanayiye yönelik olduğunu aktardı. İnci; “TOB’lar tam da meraların yanına kuruluyor. Meralar kamuya aittir ve köylünün kullanımındadır. TOB adı altında özel sektör tarafından kurulacak hayvan yetiştirme çiftliğine 4 bin Angus getirilirse köylünün 400 baş hayvanı nerede otlayacak? Şarköy, Enez, Kofçağaz, Saray gibi Trakya’nın derinliklerine Truva atı yerleştiriliyor. Buraları sanayiye açılarak İstanbul’un arka bahçesine dönüştürülecek” dedi. Osman İnci planın Trakya ile birlikte İstanbul’a da zarar vereceğini belirterek açıklamalarına şöyle devam etti:
Sularımız İstanbul’a akıyor
“Bizim planımız, Yıldız Teknik Üniversitesi’nin plancılarıyla birlikte ve bölgedeki tüm sivil, kamu, özel kurumların görüş ve katkıları alınarak şeffaf, açık ve en demokratik hazırlık süreciyle üretilmişti. İMP’nin planında ise bizler bir yana, hiçbir kurumla ilişki kurulmadığı gibi, topraklarımızın verimliliğini sağlayan akarsularımız da İSKİ tarafından İstanbul’a aktarılıyor.”
Mülkiyet ilişkileri oluşturuluyor
Prof. Dr. Osman İnci, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Çılgın Proje’ adı altında kamuoyuna duyurduğu ‘Kanal İstanbul’un, Trakya’yı fiziki olarak İstanbul’dan ayırdığına dikkat çekerek; 
“Trakya’da bu planla birlikte Türkiye’nin hiç bir yerinde görülmeyen mülkiyet ilişkileri ve buna bağlı üretim sistemi oluşturulmak isteniyor. Trakya’da adeta ekonomik ve sosyal yapılanmasıyla ayrı bir eyalet planlanıyor” dedi.
Trakya topraklarının yüzde 74’ünü tarımsal arazilerin oluşturduğunu kaydeden İnci açıklamasının devamında şu cümlelere yer verdi:
Amaç küresel sermayeye açmak
“Ziraat mühendisleri topraklardaki verimliliğin Konya, Niğde ya da Eskişehir’deki tarım arazilerinden 3-4 kat daha fazla olduğunu belirtiyorlar. Ayçiçeğinin yüzde 63’ü, pirincin yüzde 44’ü, buğdayın yüzde 9’u Trakya’da üretilirken böylesi bir bölgeyi, İstanbul’da istenmeyen sanayiye yatırım alanı yapmak, bugünün kalkınma politikalarını uygulayan iktidarın tarımı bitirme niyetinin ürünü olarak yorumlanıyor. Ülkemizde henüz örneği olmayan ve başka alt bölge planlarında da rastlanılmayan TAB ve TOB projelerinin kapsamları açık değil. Planın satır aralarında ifade edilen küresel ölçek ve küresel ekonomi saptamalarıyla amacın, Trakya’nın doğasının, topraklarının küresel sermaye hareketlerine açılmasının olduğu ortaya çıkıyor.” 
kaynak:gazetetrakya

Hiç yorum yok: