13 Kasım 2015 Cuma

Başkan Türker’den bir efsane daha!


*Kaynarca Belediye Başkanı Serdar Türker, M.Ö. ye  dayanan Kaynarca tarihini gün yüzüne çıkarma çalışmalarına devam ediyor. Tuna Nehrine düşen,  Kaynarca kaynağında su yüzüne çıkan baston efsanesinin heykeli yakında Kaynarca’ya dikilecek. 

THA-Yunan Çağdaş Edebiyatının kurucusu kabul edilen ve 1849 yılında Kırklarerli’nin Vize İlçesi’nde doğmuş olan Georginos VİZYONOS,dilimize”Moskof Selim”diye çevrilen kitabında Kaynarca’nın, pırıltılar yaparak fokurdayan gürül gürül sularından uzun uzun bahseder.
    Mübadele öncesine kadar önemli bir Rum ve Bulgar nüfusu barındıran Kaynarca’nın o dönemlerdeki adı Yene’dir.
Halk arasında bugün bile ”Yene Suyu” diye anılan Kaynarca  kaynak sularının Tuna Nehrinden geldiğine dair mistik öyküler yörede hala anlatılmaktadır.
Tuna boylarında koyun otlatan bir çobanın bastonunu koyunlarına attığı  ve Tuna nehrinin  çok derin olduğu için bastonunu alamadığı,  uzun bir zaman sonra bu bastonun Kaynarca kaynağında su yüzüne çıktığı anlatılır. Rivayete göre  Kaynarca kaynağında bulunan çobanın bastonu Kaynarca’da bir kahvenin duvarına asılır.
Bastonunu Tuna nehrine düşüren çobanın yıllar sonra yolu Kaynarca’ya düşer. Çoban kahveye girdiğinde bastonunun duvarda asılı olduğunu görür ve hayrete düşer. Kahveciye bastonu nereden bulduğunu sorar. Kahveci’de bastonun Kaynarca Kaynağında bulunduğunu, belki bir gün sahibi çıkar diye duvara astığını söyler. Çoban bastonun kendisine ait olduğunu söyleyince, kahveci bunu nasıl ispatlarsınız der. Çoban, bastonun içine biriktirdiği altınları koyduğunu söyler. Baston duvardan indirilir ve içinde altın olduğu görülünce çobana iade edilir. Çobanda kahveciye bastonunu muhafaza ettiği için bir altın verir. 
 Bu efsane Kaynarca’da ki onlarca efsaneden sadece biri. Biz bu efsaneyi yaşatmak için, Kaynarca’ya dışarıdan gelenlerinde öğrenip, gittikleri yerlerde anlatmaları ve Kaynarcamızın tanıtımını yapmalarını sağlamak için  çok yakında Kaynak başında güzel bir sürprize hazırlanıyoruz.

Milattan Önceye dayanan tarihi ve tarihsel geçmişimizi  gün yüzüne çıkartmak amacı ile Kaynak başına ; hikayesini anlatmaya çalıştığım Tuna boyunda Koyunlarına asasını atan ve Tuna nehri çok derin olduğu için asasını alamayan çobanın heykelini dikeceğiz. Heykelimizin yapım çalışmaları Kırklarelili hemşehrimiz Heykeltraş Emel Benzet tarafından devam ediyor.” dedi. 

Hiç yorum yok: