18 Temmuz 2011 Pazartesi

Dünya Şampiyonundan Erginspor kulübüne tam destek.

Özel haber
*Dünya ve Avrupa Şampiyonu Ayşenur Taşbakan “ Erginspor  Kulübü sporcularının benim elde ettiğim başarılardan daha fazlasını elde etmeleri için her türlü desteği vermeye hazırım.”

Faruk Ceylan

Kırklareli’nin gururu, Dünya ve Avrupa şampiyonu Ayşenur Taşbakan’la  Tekvando’da elde etiği Dünya çapındaki başarılardan, bu gün Tekvando adına neler yaptığına kadar  konuştuk.
Ayşenur samimi sohbetimizde Erginspor Kulübüne her türlü desteği vereceğini, kulüp yöneticilerinin de, sporcularında bunu fazlasıyla hak ettiğini söyledi.
Ayşenur Taşbakan’ı  çocukluk dönemlerinden beri tanıyorum.  Onun başarılarında anne ve babası, aile dostum Kemal bey ile  Hayriye hanım en büyük pay sahibi. Onların Ayşenur için gösterdiği fedakarlık ve ısrarları olmasaydı beklide Ayşenur bu başarılara ulaşamayacaktı…
Aslında  ondaki mücadeleci ruh, başarı hırsı ve disiplin de kimseye nasip olmayan başarılara imza atmasında önemli bir etken oldu.  Ayşenur’un başarılı bir sporcu olacağını bir çok kişi tahmin ediyordu ama Kırklareli  adını önce Türkiye, sonra Avrupa, ardından da Dünya’ya duyuracağını çok kişi tahmin edemezdi sanırım.
Ayşenur’un Tekvando sevdası daha bir yıllık sporcuyken Türkiye Şampiyonu olmasıyla başlamış.
Dünya Şampiyonu Taşbakan o yılları şöyle anlatıyor. “ Tekvando sporuna küçük yaşlarda ilgi duydum. İlk katıldığım turnuvada Türkiye Şampiyonu oldum. Ardından Milli takım kampına çağırıldım. Kamp yeri bu gün olduğu gibi öyle beş yıldızlı oteller falan değildi. Bir odada bir sürü sporcu kalıyordu. Annem ve babama beni burada bırakmayın, ben burada kalmam dedim. Annem ve babam tamam dediler, beni akşama kadar  İstanbul’da gezdirdiler. Akşam olunca Kırklareli’ne döneceğimizi zannediyordum. Ve akşam oldu. Tekrar kampın yapıldığı otele gittik otelden çıkarken eşyalarımızı orada bırakmıştık. Annem ve babam hocalarımla ayak üstü bir şeyler görüştüler sonra bana sen burada kal biz birazdan gelip seni alacağız dediler ve beni kamp yerinde bırakıp kaçtılar. Ben olayı saatler sonra öğrendim. Sonra nemi oldu, Milli takım ve Avrupa şampiyonluğu geldi.”
Ayşenur bundan sonraki serüvenin de bir Avrupa bir dünya üçüncülüğü, iki Avrupa şampiyonluğu, bir Dünya şampiyonluğu ve bir Dünya kupası şampiyonluğu kazandı. Ayyıldızlı bayrağımızı göndere çektiren ve İstiklal marşımızı Dünya’ya ezberleten Ayşenur Taşbakan sporculuk hayatında 30 defada Türkiye şampiyonu oldu.
Dünya şampiyonu Ayşenur elde ettiği bunca başarıya rağmen Olimpiyat şampiyonalarına katılamadığı için hep bir burukluk yaşadığını söyleyerek, “ Olimpiyat seçmelerine dört sporcu katıldık, ben seçmelerde tüm rakiplerimi yenerek birinci oldum ve Olimpiyatlara katılmaya hak kazandım. Diğer arkadaşlarımız rakiplerine yenilmişlerdi. Ancak ben birinci olduğum halde Olimpiyatlara gönderilmedim. Çok gençtim, yalnızdım. Arkamda kimse yoktu. Hak ettiğim halde Olimpiyatlara gönderilmedim. Çok formdaydım. Olimpiyatlara katılsaydım umuyorum Ülkeme ve Kırklareli’me bir Olimpiyat derecesi kazandırabilirdim. Bu benim içimde bir uhde olarak kaldı.”
Spor Akademisi mezunu Ayşenur Taşbakan, Ankara’da bir lisede beden eğitimi öğretmenliği yapıyor. Ayrıca Ankara Büyükşehir Belediyesi Tekvando takımının da antrenörü. Tatil için Kırklareli’ne gelen Ayşenur, altı ay önce kurulan Erginspor kulübü yöneticileriyle bir araya geldi. Sporculara özel antreman verip, taktik ve teknik çalışmalar yaptırdı. Ayşenur bu konuda da da şunları söyledi;
 “ Erginspor kulübü yöneticileri hepsi benim eski abilerim. Kendileriyle uzun yıllardır irtibatım kopmadı. Hepsini çok seviyor ve saygı duyuyorum. Altı ay önce kurulan Erginspor kulübünün Uluslar arası Ters lale şampiyonasında takım halinde üçüncü  olmaları, Tekirdağ’da yapılan Türkiye şampiyonasında bir Türkiye şampiyonluğu, bir Türkiye ikinciliği ve birde Türkiye üçüncülüğü kazanması  beni çok mutlu etti. Bu kadar kısa zamanda bu başarılara ulaşmak gerçekten kolay bir şey değil. Antrenör Savaş Ergin, yardımcısı Gökhan Yeşil ve yönetim kurulunun kenetlenmiş olması bu başarıyı getirmiş. Bende Erginspor kulübü sporcularının daha büyük başarılara imza atmaları için kendilerine her türlü desteği vereceğim. Hepsini Ankara’da misafir edip, çalıştırdığım takımın imkanlarından faydalandıracağım.  Şampiyona öncesi onlara Ankara’da kamp yapma imkanı sağlayıp, bilgi ve tecrübelerimden istifade etmeleri için gereken her şeyi yapacağım. Tek idealim bu sporcuların beni geçmesi, benden daha iyi başarılara ulaşmalarıdır. Onlar bunu fazlasıyla hak ettikleri gibi kendilerinde bu potansiyelde var.”
Kırklareli aşığı Ayşenur, “Kırklareli benim memleketim. Kırklareli adını Türkiye’ye duyurmak için büyük çaba sarf ediyorum. Bunu da Kırklareli’li tekvando’cularla gerçekleştireceğimize inanıyorum. Ankara’da Kırklareli’ni herkese öğrettim. 39 sırt numaralı formamı ve montumu üzerimden çıkarmıyorum. Arabamın plakası 39, şimdi arabamı değiştireceğim, plakamın son rakamları da 3939 olacak.  Kapım herkese açık. Ankara’ya gelen her Kırklareli’li beni arasın, hemeşehrilerimin  her işinde yanlarında olmaya hazırım. Rabbime şükürler olsun Ankara’da güzel dostluklar oluşturdum, bu dostluklardan Kırklareli insanını istifade ettirmek benim için bir  Kırklareli’li olarak vazifedir. Benimle yapmış olduğunuz bu söyleşi için size candan teşekkür ediyor, Kırklareli’ne selam, sevgi ve saygılarımı yolluyorum.”

Hiç yorum yok: