12 Aralık 2010 Pazar

NİHAL ATSIZ KABRİ BAŞINDA ANILDI.

TÜRKÇÜLÜK fikrini ilmi temellere oturtan Hüseyin Nihal Atsız için ölümünün 35. yılında Karacaahmet Mezarlığı’ndaki kabri başında tören düzenlendi.

Hayatını Türkçülük davasına adayan Nihal Atsız, 11 Aralık 1975’te hayata gözlerini yummuştu.
Hüseyin Nihal Atsız, ölümünün 35. yılında mezarı başında anıldı. Büyük Türkçü  ve yazarını, yer yer kar yağışı altında 500’e yakın kişi, mezarı başında anarak, onu unutmadıklarını gösterdi. .
Hayatını davasına adadıMehmet Fuat Köprülü, Zeki Velidi Togan, Abdülkadir İnan gibi edebiyat ve tarih bilginlerinin de içinde bulunduğu bir kadro ile yayın hayatına atılan bu ‘Türkçü ve Köycü‘ dergi, devrinde ilim, fikir ve sanat alanında büyük tesir yaratan Türkçü bir çığır açtı. Böylece Cumhuriyet devri Türkçülüğünün öncü ismi oldu. Sürekli olarak iktidarın milli olmayan davranışlarını en sert şekilde eleştirdi. Bu yüzden öğretmenlik yaptığı okullarda şehirden şehire sürüldü. Ancak bütün bunlar onu mücadelesinden ayıramadı. İstanbul’dan Malatya’ya, Malatya’dan Edirne’ye üstüste sürgünler yedi. 3 Mayıs 1944 olaylarına sebep olan Sabahattin Ali‘ ye ‘vatan haini‘ dediği için 6 aya mahkum edilen Atsız‘ın cezası hakim tarafından ‘milli tahrik‘ gerekçesi ile 4 aya indirildi. Bu 4 aylık bu ceza da ertelendi. Atsız, cezasının ertelenmesine rağmen 9 Mayıs 1944 tarihinde mahkemenin kapısından çıkarken tevkif edildi.

İşkence gördü19 Mayıs 1944 törenlerinde Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, Nihal Atsız ve arkadaşlarını ağır şekilde eleştiren nutkunu söyledi. Bu nutuk üzerine de Atsız ve içlerinde Alparslan Türkeş’in de bulunduğu 34 arkadaşı tutuklanarak Sansaryan Han’daki tabutluklarda işkence gördü.  İstanbul 1 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi‘nde yargılandı. Atsız ve arkadaşlarının davası  31 Mart 1947 tarihinde sonuçlandı, mahkemede sanıkların beraatına karar verildi. Yıllarca Türkçülük mücadelesini sürdüren, yüzbinlerce ülkücü gencin yetişmesinde emeği olan Nihal Atsız, 11 Aralık 1975’te kendi deyimi ile ’uçmağa vardı’.

Hiç yorum yok: