l Türk Ocakları Genel Sekreteri Prof. Dr. Orhan Kavuncu Edirne’de yapılan Türk Ocakları Marmara Bölge toplantısında bin yıldır kardeşçe yaşanan Türkiye topraklarında haçlı zihniyeti ile siyasi varlığımızın ortadan kaldırılmak istendiğini söylerken “Kürtçülük karşısında ufkumuzu çözüm arayışlarına çevirecek soğukkanlılıkla, aklıselimle, dirayetle, akademik titizlikle düşünerek hareket edelim. Kürtçülük meselesi üzerine ırkçı zihniyetle gitmeyelim. Duygularımıza kapılıp arkası gelmeyecek davranış veya söylemlerle değil sorunu kökten halledecek öneriler sunarak çözelim” şeklinde konuştu.
l Edirne Şube Başkanı Yakup Öz konuşmasında Türk Ocaklı olmanın büyük bir şeref ve vatanına, milletine, dinine diyanetine bağlılık duymak olduğunu, Türk Ocağının ise hiçbir karşılığın ve menfaatin gözetilmediği en büyük ve en köklü sivil toplum kuruluşu olduğunu anlattı. Türk Ocaklarının Bakanlar Kurulu Kararı ile “Kamu yararına çalışır dernek” olarak kabul edildiğini söyledi.
Türk Ocakları Marmara Bölge Toplantısı Edirne Şubesi’nin ev sahipliğinde Marmara Bölgesinde ki 10 şube, Marmara Gençlik Bölge Koordinatörlüğü ve yüzlerce Türk Ocaklının katımı ile Edirne Gençlik-Spor İl Müdürlüğü’nün Kel Aliço tesisleri konferans salonunda yapıldı. Şube yöneticileri toplantıyı izlerken misafir Türk Ocaklılar Edirne’nin tarihi ve turistik yerlerini gezip camilerini ziyaret ettiler.
Program Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’yla başladı. Türk Ocakları Edirne Şube Başkanı Yakup Öz açılış ve selamlama konuşmasının ardından, Genel Merkez Muhasip üye Galip Tamur ile Genel Sekreter Prof. Dr. Orhan Kavuncu Divan oluşturdu, Divan Kâtipliğini Edirne Şubesi Gençlik Kolları Üyesi Dinçer Atay yaptı. Galip Tamur, Türk Ocaklarının Türk toplumunu oluşturan insanları aydınlatan, ufuklarını açan bir gönüllüler ordusu olduğuna dikkat çekti. Prof. Dr. Orhan Kavuncu açılış konuşmasına soğuk kış şartlarına rağmen Bölge Toplantısı’na katılan Şube Başkan ve yöneticilerine teşekkür etti, “Bölge Toplantıları bizim bir araya gelmemiz, tanışıp kaynaşmamız ve şubelerimiz hakkında fikir sahibi olmamız açısından son derece önemlidir. Günümüzde çok sıkıntılı olaylar yaşanmaktadır. Biz Türk Ocakları olarak bu olaylar karşısında soğukkanlı olmak ve akademik bir titizlikle düşünmek zorundayız. Biz Türk milliyetçileri etnik düşünerek Kürtçülüğün üzerine gitmemeliyiz. Kürt asıllı kardeşlerimiz bizim toplumumuzun ayrılmaz bir parçasıdır. Yüzyıllardır bir birimizle kız alıp vermişiz et ile tırnak gibi ayrılamaz bütünlük oluşturmuşuz. Bizim karşısında durduğumuz konu Kürtçülüktür. Kendimizi tatmin etmekten başka bir işe yaramayan arayışlarla değil de kalıcı çözümler aramalıyız. Türk milleti bin yıldır bu topraklarda kardeşçe yaşamıştır. Bu topraklardaki siyasi varlığımız ortadan kaldırılmak istenmektedir. Elbette bizim siyasi varlığımız Selçuklu kartalı misali semalara bu topraklardan yükselecektir. Bu kartalın bir kanadı milliyetimiz diğer kanadı şüphesizdir inancımızdır.
Günümüzde yaşanan bir diğer sorun ise Osmanlıcılık ile Cumhuriyetçiliğin karşı karşıya getirilmesidir. Yeni Osmanlıcılık adı altında Cumhuriyet hedef alınmaktadır. Bizler kökü mazide olan bir milletin oluşturduğu devletiz. Biz Cumhuriyetten öncede vardık, Cumhuriyet ile varlığımızı devam ettirdik ve geleceğe de bu şekilde yürüyeceğiz. Türk Ocağı işte bu değerler oluşumunu bir arada tutan kişilerden oluşmaktadır.
Türk Ocakları 1986’dan bu yana yaşamaktadır. Türk Yurdu dergisi ilk defa aralıksız bir şekilde çıkmıştır. 2011 yılında Türk Yurdu Dergisi’nin 100.yılını kutlayacağız. Tarihimizde hak ederek kazandığımız itibarımızı daha da arttıracağız, arttırmalıyız.”
Prof. Dr. O. Kavuncu’nun konuşmasının ardından Oturum Başkanı Galip Tamur toplantıya katılan şubeleri alfabetik sıraya göre kürsüye davet etti.
Bakırköy Şube Başkanı Arif Akdeniz: “Türk Ocakları ile Türk Yurdu Dergisi yol arkadaşıdır. Türklüğün kuvvetlenmesi yolunda Türk Yurdu ruh, Türk Ocakları ise beden olup tarihi görevlerini yerine getirmişlerdir. Dergimiz bütün halkımıza tanıtılmalı ve okutulmalıdır”
Uzunköprü Şube Başkanı Ahmet Acaroğlu: “Biz Türkiye’nin güvenliği için bu topaklarda Bozkurt duruşu sergiliyoruz. Türk Ocağı olarak iki dilli, iki bayraklı Türkiye’den söz edilen bu zamanda daha dik bir duruş ve tavır sergilemek zorundayız. Bu bize düşen en büyük görevdir. Uzunköprü Şubesi olarak Uzunköprü’nün resmi daire müdürlükleri ve sivil toplum kuruluşlarıyla sıkı bir bağ içerisindeyiz. Fakat medyada yeteri kadar yer alamadığımızdan dolayı faaliyetlerimizin pek çoğu yerel sahada kalıyor. Erdal Sarızeybek’in ve Osman Pamukoğlu’nun konferanslarında yüzlerce kişiyi ağırladık. Bu bizim için büyük bir gurur kaynağıdır”
Ümraniye Şube Başkanı Zeki Durmuş: “Ümraniye Şubesi faaliyetlerine ara vermiş ve tekrar çalışmalarına başlamıştır. Şube Yönetim olarak oluşturduğumuz ekiple sohbet programları düzenliyoruz. Yönetim kurulu toplantılarını aksatmadan gerçekleştiriyoruz. İstanbul’da ki diğer şubelerimizle sürekli bir irtibat halindeyiz. Yönetim Kurulu olarak bundan sonra çok güzel programlar hazırlayıp görevimizi layıkıyla yerine getirmeye çalışacağız”
Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Gökkuş: “Çanakkale Şubesi henüz yeni açılmasına rağmen birçok faaliyet düzenlemiştir. İlk konferansımızı Prof. Dr. Özcan Yeniçeri ve Prof. Dr. Orhan Kavuncu verdi. Kendilerine huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Haftalık sohbet toplantılarımız devam etmektedir. Gençlik Kolları’na ve Hanımlara yönelik faaliyetlerimize hız kazandırmayı arzu ediyoruz”
Tekirdağ Şube Başkanı İsmail Kurt : “Türk Ocaklıları’nın birlikteliği bir gönül birlikteliğidir. Bu birliktelik sonsuza dek devam etmelidir. Tekirdağ Şubesi olarak haftalık sohbet programlarımıza ve aylık konferanslarımıza devam etmekteyiz. Namık Kemal Üniversitesi Öğretim Üyeleri’nin fikirlerinden yeterince istifade etmek için ziyaretlerde bulunup kendilerini davet ediyoruz. Gençlik Kollarımızın faaliyetleri devam etmektedir”
Çorlu Şube Başkan Yard. Kemal Aktaş: “Çorlu Türk Ocağı 2.olağan Genel Kurulu’nu gerçekleştirmiş, yönetim kurulunu ve Gençlik Kolları’nı oluşturmuştur. Hanım Halilova’nın katıldığı bir konferans düzenledik. Çanakkale ve Şehitler konulu bir konferans düzenledik. Türkçülük Bayramı ve Hıdrellez şenlikleri kutlandı”
Sakarya Şube Sekreteri Nesim Yalvarıcı: “Türk Ocakları olarak küresel tehdide karşı mücadele etmek zorundayız. Kültürel bir dernek olmamızla beraber siyasetin önemini de iyi kavramalıyız. Türk Ocakları geçmişte siyasal yapıyı yönlendirmiş köklü bir kuruluştur. Şube olarak milli öneriler konulu bir konferans düzenledik. Çalışmalarımız önümüzdeki dönemde de devam edecektir”
İstanbul Şube Sekreteri Fuat Mazıcı: “ Cuma sohbetlerimiz eksiksiz devam etmektedir. Yemekli konferanslar, öğrenci bursları ve çeşitli dallarda kurslar açma faaliyetlerimiz hızla devam etmektedir. Geçen yıl burs verdiğimiz öğrenci sayısı 25 iken bu yıl, bu sayıyı 71’e çıkardık. 150 olan Türk Yurdu abone sayımızı 310’a çıkartma hedefi ve gayesi içerisindeyiz. Gençlik Kollarımızda Şube Yönetimi gibi aktif faaliyetlerine aralıksız devam etmektedir”
Büyükçekmece Şube Başkanı Hasan Salih Akkurt: “Günümüzdeki tablo ihanet çizgisini geçmiştir. Batının reçetelerini uygulamaya koymak çözüm değildir. İşte bu noktada, Türk Ocakları günlük çözümler yerine geleceğe dönük çözümler ve projeler sunmalıdır. Şube olarak 150 Türk Yurdu abonemiz var. Haftalık sohbet ve Yönetim Kurulu toplantılarımız devam etmektedir”
Lüleburgaz Şube Başkanı Metin Tan: “Günümüzdeki sorunlara daha dinamik yaklaşmalıyız. Sosyal duruşumuzu korumalıyız. Kasabada olmamız hasebiyle geniş halk kitlelerine hitap etme noktasında sıkıntılar yaşıyoruz. Fakat buna rağmen yükümlü olduğumuz hususlarda üzerimize düşeni yapmaya gayret gösteriyoruz. Osman Altuğ’un katıldığı bir konferans düzenlendi. Ermeni meselesi üzerine bir konferans düzenlendi. Üyelerimize iftar yemeği verildi”
Gençlik Kolları Marmara Bölge Koordinatörü Ahmet Selçuk Can: “Türk Gençliği teşkilatlanmalı ve Türk Ocağı gençliğin cazibe merkezi haline gelmelidir. Bunun için ülkücü gençlik olarak bu amaca doğru bıkmadan, usanmadan koşmalıyız. Bunun için tek bir şartımız var: daha çok çalışmaktır. Türklük gurur ve şuuru, İslam ahlak ve fazileti ile donanmış Türk Gençliği lider kadroyu teşkil edecektir. 210 günde 220 faaliyet yaparak duygu ve düşüncelerimizi halkımıza izah etmeye çalıştık. Haftada 10 seans, sistemli bir şekilde seminerlerimiz devam etmektedir. Üniversite konsey başkanlıkları ve üniversite kulüpleri vasıtasıyla çalışmalarımız yürütülmektedir. Marmara Bölgesi’ndeki şubelerimizin Gençlik Kollarımızın aralarındaki iletişimi sağlamak amacıyla düzenlediğimiz futbol turnuvası devam etmektedir”
Edirne Şube Başkanı Yakup Öz: “Türk Ocaklı olmak her şeyden evvel bir şereftir. Vatanına, milletine, dinine, diyanetine bağlılık duymaktır. Türk Ocağı ise; hiçbir karşılığın ve menfaatin gözetilmediği en büyük ve en köklü sivil toplum kuruluşudur. Türk milliyetçiliği fikrinin filizlendiği eşi bulunmaz bir topraktır. Ülkemiz ve milletimiz çok sıkıntılı günler yaşamaktadır. Yaşanan bu siyasi, sosyal ve kültürel sıkıntılar, Türk Ocakları’na duyulan ihtiyacı fazlasıyla arttırmıştır. Türk Ocakları ise geçmişte olduğu gibi günümüzde de bu sıkıntılara çözüm üretmede eşi bulunamaz, entelektüel aydınların oluşturduğu büyük bir kuruluştur. Türk Ocakları politikaya mesafeli duran, toplumun ihtiyaç duyduğu konularda onları aydınlatan ve insanlar arasında birliği oluşturan bir gönüllüler ordusudur. Kültür meşalesinin aydınlattığı yolda şuurlu nesiller yetiştiren bir değerdir. Her yıl düzenli olarak yapılan bölge toplantıları bizim bir araya gelmemizi ve kaynaşmamızı sağlamakta, yapılan fikir alışverişleriyle de ufuklarımızı açmaktadır. Bu sebepten dolayı bölge toplantılarına katılmak ve bu havayı teneffüs etmek son derece önemlidir. Bugün yapacağımız firik alış verişleri ve özeleştirilerin bizlere çok şey katacağını düşünüyor ve bu toplantıda sizlere ev sahipliği yapmaktan büyük bir onur duyuyoruz” şeklinde konuştular.
Marmara Bölge Toplantısının sonunda konuşma yapan Türk Ocakları Genel Sekreteri Prof. Dr. Orhan Kavuncu bu tür toplantıların en azından şube başkanlarının katılımı ile birkaç günlük yatılı olarak tekrarlanması gerektiğini belirtirken “Türk Ocakları kesinlikle siyasetin dışındadır. Bu demek değildir ki Türk Ocaklılar siyasetten uzak dursun. Türk Ocakları yöneticileri ve mensupları siyasi oluşumların içinde yer ala bilir ama kişisel siyasi görüşünü Türk Ocağının dışında savunup, çalışmalarını Türk Ocağının dışında yapmalıdır. Örneğin ben ve Genel Başkanımız Nuri Gürgür eski birer milletvekiliyiz. Milletvekilliği görevimizden ayrıldıktan sonra Türk Ocakları yönetiminde görev aldık. Rahmetli Ziya Gökalp Milletvekili iken Türk Ocakları Başkanı idi fakat kesinlikle siyasi görüşünü kapının önünde bırakıp Ocaktan içeri girerdi. Biz Türk Ocakları yöneticileri arasında makam ve yetki açısından hiçbir fark yoktur. Örneğin ben Ankara’da oturduğum için Genel Sekreterim, Sayın Ahmet Acaroğlu Uzunköprü’de oturduğu için oranın şube başkanıdır. Şayet Sayın Acaroğlu Ankara’da otursa Genel Sekreterlik görevini yapardı, bende Uzunköprü’de otursam oranın şube başkanlığı görevini yürütürdüm. Türk Ocakları yöneticileri için Türk Ocakları işinden ve eşinden sonra gelmeli hatta faaliyetlere eşleri ile katılarak bunu ikinci sıraya ala bilirler. Görüyorum ki bölge toplantısına katılan sadece iki bayan var Çanakkale Şube Başkanımız Sayın Ahmet Gökkuşun eşi ve Edirne Şubemizden Sayın Cengiz Gültekin Eşi Selma Ceylan Gültekin kendilerine teşekkür ediyorum ” dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) Kadın Kolları Genel Başkanı Şennur Şenel, 'Maalesef Türkiye açılım politikalarıyla başlayan sürecin son halkasında iki dili tartışıyor. İki dilin devleti bölmek, milleti parçalamak olduğunu ısrarla vurguluyoruz' dedi. 
