Faruk Ceylan-Sendikal çalışmalar ve ziyaretlerde bulunmak üzere Kırklareli'ne gelen Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Veli Demir, ilk olarak Cumhuriyet İlköğretim Okulu Müdürü Hüseyin Kalkan'ı makamında ziyaret etti. Demir, daha sonra okulun öğretmenler odasında eğitim çalışanları ile bir araya geldi.
Genel Başkan Demir, burada yaptığı konuşmada, eğitimdeki sorunları yerinde tespit etmek için çıktığı Türkiye turuna Trakya'dan başladığını bildirdi.
Öğretmen arkadaşlarının terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını ve yüreklerinin buruk olduğunu ifade eden Demir, Anadolu'nun ücra yerlerine Cumhuriyet'i, ahlakı ve ulusal değerleri taşımak için giden öğretmenlerin terör örgütünün acımasızlığına ve saldırılarına uğramasının kabul edilir bir durum olmadığını ve PKK terör örgütünü şiddetle kınadıklarını söyledi.
Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı olarak Milli Eğitim Bakanı'na ve iktidara çağrıda bulunmak istediğini ifade eden Demir, şöyle devam etti:
“Öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin güvenliğinin sağlanmasını istiyoruz. Eğer öğretmenlerimizin görev yaptığı okullarda can güvenlikleri yoksa öğretmenlerimiz psikolojik ve fiziksel anlamda güvende değilse orada nitelikli bir eğitiminde olması mümkün değildir. . Bu konuda siyasal iktidarın daha net bir irade ortaya koyarak öğretmenlerimize ve okullarımıza sahip çıkması gerektiğini düşünüyorum. Terör saldırıları sadece öğretmenlere yapılmıyor. Terörün sağı solu, dini, etnik yapısı olmaz. Terör terördür. Terörü ve PKK’yı şiddetle kınıyoruz.'' Dedi.
Ülkemizde ulusal eğitim politikalarının olması gerektiğini hatırlatan Demir, eğitim dilinin Türkçe olması gerektiğine dikkat çekerek, şöyle devam etti:
Ülkemizde ulusal eğitim politikalarının olması gerektiğini hatırlatan Demir, eğitim dilinin Türkçe olması gerektiğine dikkat çekerek, şöyle devam etti:
''Eğitim-İş, ulusal cumhuriyet ve üniter devlet konusunda, ülkenin eğitim dilinin değiştirilmesi konusunda asla taviz vermeyecektir. Eğitim programlarımızın günün koşullarına göre değiştirilmesi taraftarıyız. Elbette ki bu ülkedeki farklılıklara hepimizin saygı göstermesi lazım. Bu ülkede yaşanan, yaşatılan, konuşulan her dil bizim dilimizdir. Yerel dillerin hepsini kucaklıyoruz, saygıyla karşılıyoruz, ancak bu ülkenin resmi dili de eğitim ve öğretim dili de, Türkçe’dir. Bu konunun sulandırılmasına, istismar edilmesine asla izin vermeyiz.” Dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder