Tezgahın izini adım adım sürdük
- AKP ile PKK’nın danışıklı dövüşü resmen ilan edildi! Terör örgütünün malum istekleriyle resmi çıklamalar aynı potada eridi.
- Terörle mücadele yerine müzakereyi seçen Başbakan Erdoğan, seçimi kazanırsa BDP’nin özerklik talebini yeni anayasaya koyacak
Öcalan’ı konuşturuyorlar
Kamuoyuna vereceği imaj için bebek katili Öcalan’ın İmralı’dan çarşaf çarşaf açıklama yapmasına göz yuman iktidarın oyunu, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın federasyon kokan demeciyle resmiyet kazandı.
Türkiye Birleşik Devletleri!
İstİnaf mahkemelerinden federal yapıya kadar birçok konuda PKK ile aynı rotada buluşan Başbakan Erdoğan, sadece eyaletlerde olabilecek “Valiyi halk seçsin” önerisiyle Türkiye Birleşik Devletleri’nin işaretini verdi.
Hani emperyalizm oyunuydu
PKK-AKP ilişkilerinin ilk ağızdan resmiyet kazanmasına CHP’den sert tepki geldi. Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Erdoğan’a 1993’te söylediği sözü hatırlattı: Başkanlık sistemi Amerikan emperyalizminin dayatmasıdır!
Erdoğan’dan ‘eyalet’ itirafı
Başbakan Tayyip Erdoğan, başkanlık sisteminin Türkiye için faydalı olacağını iddia etmesinin ardından,
ABD’deki eyalet sisteminin temeli olan “valilerin seçimle gelebileceği” yönündeki düşüncesini de dile getirdi
Haber : Salim YAVAŞOĞLU
Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın, 2007 yılında İmralı’dan avukatları aracılığı ile “tartışma açılması” talimatı verdiği “demokratik özerklik” projesine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan açık destek geldi. Başbakan Erdoğan, ABD’de kibaşkanlık sisteminin Türkiye için faydalı olacağını dile getirdikten birkaç gün sonra, bu kez de sistemin temelini oluşturan “valilerin seçimle gelebileceği” düşüncesini ortaya attı. Kırgızistan gezisinden dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, ABD’deki başkanlık sisteminin çok başlılığı ortadan kaldırdığına vurgu yaparak, “Bizde bir vali ataması üç kez gidip geliyor. Orada seçimle geliyor” dedi.
Yargı kararlarından rahatsız
Başbakan Erdoğan, ABD örneğini vererek şunları söyledi: “Başkanlık sistemini parlamentoyu dışlayan bir sistem olarak görmüyorum. Orada farklı düşünüyorum. Başkanın her dediği olacak diye bir şey yok. Aksine orada ikili bir parlamento var. Hem Temsilciler Meclisi, hem Senato’dan geçecek. Mesela başkan harcamaları Senato’dan geçiriyor. Bizde bütçe Meclis’ten geçerken izin alıyoruz. Sonra bir daha parlamentoya uğramıyoruz. Çok başlılığı ortadan kaldırıyor başkanlık sistemi. Bizde bir vali ataması üç kez gidip geliyor. Orada seçimle geliyor. Memur atamaları da aynı. Bir Milli Eğitim il müdürü 12 defa gidip geliyor. Erzurum Milli Eğitim Müdürü hapse girdi, kefaletle çıktı idare mahkemesi kararıyla göreve döndü.”
10 gün önce Demirtaş istedi
BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da 21 Ocak’ta İzmir’de katıldığı Ege Bölgesi Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı’nda Ankara’nın yetkilerinin, bölge meclislerine verilmesinin altını çizerek, “Kaymakamlar, Valiler de seçimle gelmelidir. Halk seçmelidir. Yeni anayasa tüm bunları gözetmek zorundadır. Kendi yerelinde kendi yönetim olmalıdır. Şimdiki yönetimi, halk yüzde yüz benimsiyorsa diyeceğimiz bir şey yok. Ama halk istemiyor. Yönetimde halkın sözleri yok, denetimi yok. Yönetim ne kadar halka yakın olursa, denetim ve söz hakkı olacaktır. Halkı, kendi kararları yönetsin” demişti.
Aynı öneri TBMM’yi karıştırmıştı
Kapatılan DTP, Abdullah Öcalan’ın ortaya attığı ve “demokratik özerklik projesi” olarak adlandırdıkları, Türkiye’nin federasyonlara bölünmesini öngören 2007 kongre kararlarını Türkçe, Kürtçe ve İngilizce bastırıp 29 Ekim 2009’da milletvekillerine dağıtması Meclis’te olaylara neden olmuştu. DTP, Diyarbakır’da 24 Ekim 2007 tarihinde yapılan “Demokratik Toplum Kongresi” nde hazırlanan ve Kasım 2007’de yapılan 2. Olağan Kongre’de “Siyasi Tutum Belgesi” olarak parti tüzüğüne giren özerklik projesinin kamuoyuna sunulup tartışılması için kitapçık hazırladı.
Kapatma davasının temel nedeniBDP hakkındaki kapatma davasının en temel dayanakları arasında yer alan kitapçık Kürtçe, Türkçe ve İngilizce basılıp, önce Meclis’teki milletvekillerine, bakanlara ve büyükelçiliklere gönderildi. DTP ve PKK’nin sembol renkleri “sarı-kırmızı-yeşil” renkli bezemeleriyle dikkat çeken ve Türkiye’nin temelde federasyonlara bölünmesini öngören kitapçığa CHP ve MHP milletvekilleri tepki gösterdi. Abdullah Öcalan’ın avukatları aracılığıyla “tartışmaya açılması” talimatını verdiği “özerklik” projesi Türkiye’nin 20-25 özerk bölgeye ayrılmasını öneriyor. Proje, “Yerel ve bölgesel özerk yapıların önünün açılmasını, her bölgenin kendi bayraklarının ve kendine ait sembollerin ve renklerin kullanılması”nı içeriyor
- AKP ile PKK’nın danışıklı dövüşü resmen ilan edildi! Terör örgütünün malum istekleriyle resmi çıklamalar aynı potada eridi.
- Terörle mücadele yerine müzakereyi seçen Başbakan Erdoğan, seçimi kazanırsa BDP’nin özerklik talebini yeni anayasaya koyacak
Öcalan’ı konuşturuyorlar
Kamuoyuna vereceği imaj için bebek katili Öcalan’ın İmralı’dan çarşaf çarşaf açıklama yapmasına göz yuman iktidarın oyunu, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın federasyon kokan demeciyle resmiyet kazandı.
Türkiye Birleşik Devletleri!
İstİnaf mahkemelerinden federal yapıya kadar birçok konuda PKK ile aynı rotada buluşan Başbakan Erdoğan, sadece eyaletlerde olabilecek “Valiyi halk seçsin” önerisiyle Türkiye Birleşik Devletleri’nin işaretini verdi.
Hani emperyalizm oyunuydu
PKK-AKP ilişkilerinin ilk ağızdan resmiyet kazanmasına CHP’den sert tepki geldi. Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Erdoğan’a 1993’te söylediği sözü hatırlattı: Başkanlık sistemi Amerikan emperyalizminin dayatmasıdır!
Erdoğan’dan ‘eyalet’ itirafı
Başbakan Tayyip Erdoğan, başkanlık sisteminin Türkiye için faydalı olacağını iddia etmesinin ardından,
ABD’deki eyalet sisteminin temeli olan “valilerin seçimle gelebileceği” yönündeki düşüncesini de dile getirdi
Haber : Salim YAVAŞOĞLU
Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın, 2007 yılında İmralı’dan avukatları aracılığı ile “tartışma açılması” talimatı verdiği “demokratik özerklik” projesine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan açık destek geldi. Başbakan Erdoğan, ABD’de kibaşkanlık sisteminin Türkiye için faydalı olacağını dile getirdikten birkaç gün sonra, bu kez de sistemin temelini oluşturan “valilerin seçimle gelebileceği” düşüncesini ortaya attı. Kırgızistan gezisinden dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, ABD’deki başkanlık sisteminin çok başlılığı ortadan kaldırdığına vurgu yaparak, “Bizde bir vali ataması üç kez gidip geliyor. Orada seçimle geliyor” dedi.
Yargı kararlarından rahatsız
Başbakan Erdoğan, ABD örneğini vererek şunları söyledi: “Başkanlık sistemini parlamentoyu dışlayan bir sistem olarak görmüyorum. Orada farklı düşünüyorum. Başkanın her dediği olacak diye bir şey yok. Aksine orada ikili bir parlamento var. Hem Temsilciler Meclisi, hem Senato’dan geçecek. Mesela başkan harcamaları Senato’dan geçiriyor. Bizde bütçe Meclis’ten geçerken izin alıyoruz. Sonra bir daha parlamentoya uğramıyoruz. Çok başlılığı ortadan kaldırıyor başkanlık sistemi. Bizde bir vali ataması üç kez gidip geliyor. Orada seçimle geliyor. Memur atamaları da aynı. Bir Milli Eğitim il müdürü 12 defa gidip geliyor. Erzurum Milli Eğitim Müdürü hapse girdi, kefaletle çıktı idare mahkemesi kararıyla göreve döndü.”
10 gün önce Demirtaş istedi
BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da 21 Ocak’ta İzmir’de katıldığı Ege Bölgesi Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı’nda Ankara’nın yetkilerinin, bölge meclislerine verilmesinin altını çizerek, “Kaymakamlar, Valiler de seçimle gelmelidir. Halk seçmelidir. Yeni anayasa tüm bunları gözetmek zorundadır. Kendi yerelinde kendi yönetim olmalıdır. Şimdiki yönetimi, halk yüzde yüz benimsiyorsa diyeceğimiz bir şey yok. Ama halk istemiyor. Yönetimde halkın sözleri yok, denetimi yok. Yönetim ne kadar halka yakın olursa, denetim ve söz hakkı olacaktır. Halkı, kendi kararları yönetsin” demişti.
Aynı öneri TBMM’yi karıştırmıştı
Kapatılan DTP, Abdullah Öcalan’ın ortaya attığı ve “demokratik özerklik projesi” olarak adlandırdıkları, Türkiye’nin federasyonlara bölünmesini öngören 2007 kongre kararlarını Türkçe, Kürtçe ve İngilizce bastırıp 29 Ekim 2009’da milletvekillerine dağıtması Meclis’te olaylara neden olmuştu. DTP, Diyarbakır’da 24 Ekim 2007 tarihinde yapılan “Demokratik Toplum Kongresi” nde hazırlanan ve Kasım 2007’de yapılan 2. Olağan Kongre’de “Siyasi Tutum Belgesi” olarak parti tüzüğüne giren özerklik projesinin kamuoyuna sunulup tartışılması için kitapçık hazırladı.
Kapatma davasının temel nedeniBDP hakkındaki kapatma davasının en temel dayanakları arasında yer alan kitapçık Kürtçe, Türkçe ve İngilizce basılıp, önce Meclis’teki milletvekillerine, bakanlara ve büyükelçiliklere gönderildi. DTP ve PKK’nin sembol renkleri “sarı-kırmızı-yeşil” renkli bezemeleriyle dikkat çeken ve Türkiye’nin temelde federasyonlara bölünmesini öngören kitapçığa CHP ve MHP milletvekilleri tepki gösterdi. Abdullah Öcalan’ın avukatları aracılığıyla “tartışmaya açılması” talimatını verdiği “özerklik” projesi Türkiye’nin 20-25 özerk bölgeye ayrılmasını öneriyor. Proje, “Yerel ve bölgesel özerk yapıların önünün açılmasını, her bölgenin kendi bayraklarının ve kendine ait sembollerin ve renklerin kullanılması”nı içeriyor
Kaynak:Yeniçağ gazetesi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder