Ergene'deki kirliliğin yalnızca su kirliliği olmadığı, toprağın, insanların ve tüm canlıların bundan olumsuz etkilendiğinin kaydedildiği toplantıda, eyleme katılımın sağlanması ve eylemin duyurulması amacıyla katılımcıların kendi bölgelerindeki belediyeler, ilgili kamu kurumları, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve muhtarlar ile görüşmesinin ve eylemin ses getirmesi için çeşitli protestoların yapılmasının gerekliliğine dikkat çekildi.
İkinci eylem öncesi de ayrıca detayların görüşülmesi ve gerekli hazırlıkların yapılması için 6 Mart'ta Lüleburgaz'daki Petrol-İş Trakya Şubesi’nde bir ön toplantı yapılmasına karar verildi. Bilindiği üzere ilk eylem, 24 Ekim 2010'da Edirne'nin Uzunköprü ilçesinde yapılmış ve oldukça ses getirmişti. Karamusul Köyü’ndeki görüşmelerde Star Ana Haber ekibi de çekimler gerçekleştirerek, konuyu Ana Haber Bülteni’nde kamuoyuna duyurdu. Karamusul’daki yapılan toplantı sonrasında hazırlanan bildiriye ek olarak, konuyla ilgili olarak şu bilgiler edinildi:
Trakya ülkenin yüzde 3’ü, bu oranın 3’te 2’side Ergene Havzası’dır
“Ergenenin kirletilmesinde sorumluluğu olmayanlar bedelini ödemektedirler. Tarım alanlarında daralmalar yaşanması sonucu gelir düşmüştür. Ergenedeki kirlilik nedeniyle zarara uğrayan Bölge çiftçisi tarımsal desteklerden yararlandırılmalıdır. Ergenenin doğduğu noktada içme suyu olan kaynaklarımız sanayi bölgelerinden sonra hiç bir amaç için kullanılmayacak sıvı (zehir) haline dönmüştür. Ergenede yaşanan her taşkından sonra ülkenin en verimli toprakları ağır metal içeren ergene atıkları ile verimsiz hale gelmektedir. 10 Nisan da yapılacak olan eylemde Siyasi, İdeolojik ve kurumsal afiş pankart döviz bulundurulmayacaktır. Eylemde kullanılacak slogan ve dövizlerdeki metinler platform tarafından belirlenerek bileşenlere bildirilecektir. Ziraat odalarının tarımsal gelirin azalması konusunda bilgilendirilerek sürece destek vermeleri sağlanacaktır. Trakya ülke topraklarının %3 ünü oluşturmaktadır. %3 lük bu alanın 3/2 si Ergene Havzası olup Trakya topraklarında ülke nüfusunun %20’si yaşamaktadır. Dolayısıyla Ergene havzasında kirlilik halk sağlığı açısından 10 milyona yakın bir nüfusu tehdit etmektedir. Bölgedeki tüm STK lara, Kurum ve Kuruluşlara Valilik, Kaymakamlık ve Belediyelere yaşam hakkını tehdit eden Ergenedeki duruma duyarlı olmaları ve destekve vermeleri konusunda çağrılar yapılmalı ve görüşülmelidir.
gazetetrakya
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder