FARUK CEYLAN/ADEM ÖNDER/ALPER CEYLAN
DİNÇER DEMİRAL/HAYDAR MERİÇ/GÜRSEL PERESE
Başbakan Tayip Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yolları Lüleburgaz’da, kesişti.
Devriye haber ve Kırklareli haberci ekibi olarak Başbakan Erdoğan’ın Kongre meydanında ki mitingini izledik. Başbakan Lüleburgaz’lılara hitap ederken konuşmasının sonlarına doğru Hükümet meydanında Kılıçdaroğlu’nun mitingi başladı.
Başbakan Erdoğan Lüleburgaz’lılara kongre meydanından seslendi. Lüleburgaz’lılar, yer yer boşluklar olsa da kongre meydanını büyük ölçüde doldurdu. Erdoğan konuşmasında Kılıçdaroğlunu hedef alıdı. Erdoğan ““Biz Bay Kemal’i iyi tanırız. 90’lı yıllarda SSK'nın genel müdürüydü… Bay Kemal, senin döneminde SSK batıyordu…” dedi.
SENDE ONUR VARSA O BAKANI AÇIKLARSIN
Konuşmasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir bakanın ÖSYM'ye elektronik posta göndererek bir yakınını iyi bir yere yerleştirilmesini istediğini iddiasına da sert tepki gösteren Erdoğan, "Sende zerre kadar onur varsa, bakın bu kadar da ağır konuşuyorum, çıkar o bakanı açıklarsın. Öyle bir bakan varsa Başbakan o bakanı bir dakika tutmaz" dedi. Başbakan muhalefetin yapılan her şeyi eleştirdiğine de değinerek, “ İnsan muhalefet yaparda, iyiyi de kötüyü de eleştirmez ki. Muhalefet yapıcı olmalıdır. Yapılan bir hizmeti beğenmiyorsanız, alternatif çözüm proğramınızla gelir, bu sorun böyle çözülür dersiniz. Hükümet olarak biz buna açığız. Yoksa iyi olana da ben yapmadım diye kötü demek muhalefet değil, olsa olsa çekememezliktir.” Dedi.
SENDE ONUR VARSA O BAKANI AÇIKLARSIN
Konuşmasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir bakanın ÖSYM'ye elektronik posta göndererek bir yakınını iyi bir yere yerleştirilmesini istediğini iddiasına da sert tepki gösteren Erdoğan, "Sende zerre kadar onur varsa, bakın bu kadar da ağır konuşuyorum, çıkar o bakanı açıklarsın. Öyle bir bakan varsa Başbakan o bakanı bir dakika tutmaz" dedi. Başbakan muhalefetin yapılan her şeyi eleştirdiğine de değinerek, “ İnsan muhalefet yaparda, iyiyi de kötüyü de eleştirmez ki. Muhalefet yapıcı olmalıdır. Yapılan bir hizmeti beğenmiyorsanız, alternatif çözüm proğramınızla gelir, bu sorun böyle çözülür dersiniz. Hükümet olarak biz buna açığız. Yoksa iyi olana da ben yapmadım diye kötü demek muhalefet değil, olsa olsa çekememezliktir.” Dedi.
Ustalık döneminin projesini de Pınarhisar’da cezaevinde hazırladığını anlatan Erdoğan,
" Pınarhisar ilçesinin benim hayatımda çok önemli yeri var. Bizim yollarımız Pınarhisar'dan geçti. IMF'ye 23, 5 milyar Dolar borcumuz vardı. Bu borç kimin zamanında vardı? MHP ve CHP'nin yavrusu DSP zamanında vardı. Şimdi IMF'ye 5, 5 milyar Dolar borcumuz kaldı. İstesek hemen öderiz. Çok küçük bir faizli olduğu için ödemiyoruz. IMF ile 3, 5 yıldır anlaşma yapmıyoruz. Onların zamanında Merkez Bankası'nın kasasında 27 milyar Dolar vardı, şimdi ise 95 milyar Dolar var. Kılıçdaroğlu yolsuzluk var diyor, yolsuzluk olsa Merkez Bankasının kasasında bu kadar para olur mu?
Bay Kemal, 1999 yılında Ecevit'e gidip milletvekili olmak istediğini söyledin. Ecevit seni Genel Müdürlükte başarısız bulduğu için veto etti" diye konuştu. Başbakan daha sonra AKP’nin iki dönemde yapmış olduğu icraatları ve 2023 yılını hedef alan hazırlıklarını anlattı. Erdoğan, iktidarları döneminde, sağlıktan ulaşıma kadar yapılan icraatlarla Türkiye’nin Cumhuriyet tarihinde yapılmış hizmetleri geçtiklerini, Ülkeye içte ve dışta itibar kazandırdıklarını söyledi. Başbakan Erdoğan, çıraklık döneminde ülkeye çağ atlattıklarını, şimdi ustalık döneminde de hazırladıkları projelerle Türkiye’yi uçuracaklarını, 2023’e koşar adım götürmeyi hedeflediklerini belirtti.
Erdoğan vatandaşlara veda edip otobüsten ineceği sırada yeniden otobüsün üstüne çıkarak önemli bir şeyi unuttuğunu söyledi. Erdoğan, Ergene Nehri'nin yeniden hayata döndürüleceğini söyleyerek, "Haliç bataklıktan nasıl kurtardıysak, Ergene nehrini de öyle kurtaracağız" dedi.
Başbakan Erdoğan’ın konuşmasının sonlarına doğru CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun mitingi başladı.
Lüleburgaz Hükümet meydanındaki mitinginde iğne atsanız yere düşmeyecek tabirinden büyük bir kalabalık vardı. Lüleburgaz’lılar Kılıçdaroğlu’nu görebilmek için adeta bir birini ezdi. Kılıçdaroğlu’da konuşmasında AKP’yi ve Başbakan Erdoğan’ı hedef aldı. Erdoğan’a yüklendi. “Gelmiş az önce beni kötülemiş. ‘SSK’da şunu yaptın, bunu yaptın’. Lüleburgaz’dan kendisine bir kez daha sesleniyorum; yüreğin varsa cesaretin varsa adam gibi adamsan çık karşıma. Biliyorum diyecek ki ‘Kardeşim sen hesap uzmanısın, ben de bir sucuk fabrikasında kâtiplik yapıyordum senin karşına çıkamam’, eyvallah. Bakanlarını al gel. Bakanlar yetersizse istediğin adamları al gel. İstersen yirmi, istersen elli, tek başıma çıkacağım karşına, istediğin yerde” dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu “Recep bey” diye hitap ettiği Başbakan Erdoğan’ın, Açlık, sefalet, işsizlik ordusu ile birlikte bir korku imparatorluğu yarattığını söyledi. İnsanların özgürlüklerinin elinden alındığını da ifade eden Kılıçdaroğlu, vatandaşın telefonlarının dinlendiğini, hükümet aleyhinde olanların ise hapislere tıkıldığını söyleyerek, meydanda açılmış olan “ Telefonumu dinleme recep, sevgilimle konuşuyorum” yazılı pankartı okudu. Kılıçdaroğlu, 1 milyon 700 bin öğrencinin sınavlarda haklarının gasp edildiğini söyleyerek şifre skandalına değindi ve “ Buradan 1 milyon 700 bin öğrenciye sesleniyorum, annelerinize, babalarınıza, amcalarınıza, dayılarınıza, herkese bu hükümetin hakkınızı gasp ettiğini söyleyin. Onlara söyleyin hakkınızı gasp eden bu hükümete sandıkta gerekli dersi versinler” dedi. Kılıçdaroğlu’nun konuşması sık sık kesilerek, “ Başbakan Kılıçdaroğlu” sloganları atıldı.
Kılıçdaroğlu “12 Haziran’da vatandaş Recep bey’den kurtulacak. İnsanlar hak ve özgürlüklerini yeniden kazanacak. Yoksulluk, açlık ve işsizlik son bulacak” dedi.
CHP iktidarında da ilk iş olarak, Mustafa Kemal Atatürk’ün Alpullu’da kurdurduğu ilk şeker fabrikalarından biri olan Tarihi Alpullu şeker fabrikasının özelleştirmesinin iptal edileceğini söyledi. “ Vatandaşın ve öğrencinin hakkının gasp edilmesinin, Ülkenin fakirleştirilerek sadaka kültürünün oluşturulmasının, halkın bir paket makarnaya, bir poşet kömüre muhtaç bırakılmasının hesabı da 12 Haziran’dan sonra sorulacak” dedi.
Aynı günde hem Başbakan Erdoğan’ı, hemde CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nu konuk ederek Tarihi bir gün yaşayan Lüleburgaz’lılarla miting sonrası görüştük. Esnafın bir kısmı istikrar için AKP’ye oy vereceğiz derken, bir kısmı ise insanların alım gücünün kalmadığını, işçi, memur ve köylünün bu iktidar döneminde fakirleştiğini ve işsizliğin hat safhaya ulaştığını söyleyerek oylarını CHP ve MHP lehinde kullanacaklarını söylediler.
GENÇLER AKP’YE TEPKİLİ
Lüleburgaz’lı gençlerle yaptığımız söyleşilerde gençlerin AKP’ye çok tepkili olduğu, özellikle şifre skandalı konusunda hükümeti asla affetmediklerini belirterek “ İlk defa oy kullanacağız. Gençlerin haklarının gasp edilmesine kayıtsız kalan bir hükümetin devamı için oy vermemiz beklenemez. Hakkımızı gasp ettirenlere sandıktahesap soracağız” dediler. Gençlerin seçimde tercihi CHP ve MHP’den yana.
Miting dönüşü Kırklareli’nde görüştüğümüz sokaktaki vatandaş Başbakan Erdoğan’a da, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na da Vilayete gelme tenezülünde bulunmadıkları için Kırgın olduklarını söyleyerek,
“ Vilayete gelme tenezülünde bulunmadılar. Oysa aynı gün hem Lüleburgaz’da hem de Kırklareli’nde miting yapabilirlerdi. Lüleburgaz’ın seçmen sayısı daha fazla diye mi orayı tercih ettiler.” diyerek tepkilerini dile getirdiler.
“ Vilayete gelme tenezülünde bulunmadılar. Oysa aynı gün hem Lüleburgaz’da hem de Kırklareli’nde miting yapabilirlerdi. Lüleburgaz’ın seçmen sayısı daha fazla diye mi orayı tercih ettiler.” diyerek tepkilerini dile getirdiler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder