Bu tarihten sonra, ‘Çalışan Gazeteciler Bayramı’ olarak kutlanmaya başlayan gün, 1971 yılındaki 12 Mart müdahalesinden sonra ise çalışanların hakları ve basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalara tepki olarak 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü olarak anılmaya başlamıştır.”
Dibek, basın özgürlüğünün çok tartışıldığı günümüzde; sendikal örgütlenmenin önünün kesilmesi, gazetecilerin mesleki yıpranmadan doğan haklarının kaldırılması, devlet kurumlarında yaşanan akreditasyon sorunları ve ekonomik krizin olumsuz etkilerinin de gazetecilerin yaşadıkları sorunları artırdığına dikkat çekerek; “Sektörde işten çıkarmaların alışkanlığı terk edilmediğinden, gazeteciler büyük bir tedirginlikle görevlerini sürdürmektedir. Toplumun bilgilenmesini, yaşananlardan haberdar olmasını sağlayan gazetecilerin yaşadıkları büyük sorunların yanında; basının giderek önce şirketleşmesi, sonra da holdingleşmesi basının özgürlüğünü kısıtlayan en önemli etkilerdendir. Bu yapı yerel basının gelişmesi önünde de büyük engel teşkil etmektir. Yerel basın, yurttaşın tüm sorunlarının dile getirilmesini, kamuoyu yaratmasını sağlayan, vatandaşın sorunlarının çözümünde büyüt etkisi olan bir yapıdır. Bu yapını korunması tüm yurttaşların yararına bir uygulamadır” şeklinde konuştu.
Açıklamasının sonunda iktidarın basını elinde tutmak için her zaman yoğun çaba harcadığını kaydeden Dibek; “Resmi ilanlar üzerinden basının nasıl geçmişte baskı altına alındığı herkesin hafızasında yer etmektedir. Yukarıdaki duygu ve düşünceler ile tüm gazetecilerin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlar, basın özgürlüğünün önündeki engellerin kalkması ve gazetecilerin özlük haklarının düzeltilmesi ile 10 Ocakların yine bayram olmasını dilerim” ifadesinde bulundu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder